Uluslararası Mersin Limanının yükleme, boşaltma ve nakliye işini yapan Akan-sel Nakliyat unvanlı işyerinde başlattığımız direniş 48. günü de geride bıraktı. Liman A Kapısı önünde başlattığımız direnişin 48. gününde direnişteki üyelerimiz, limanda çalışan üyelerimiz, üyelerimizin eş ve çocukları, aileleri ile “Mersin Emek ve Demokrasi Platformu” bileşenleri kurumların katılımı ile Liman A Kapısı önünden Mersin Büyükşehir Belediyesi önüne kadar yürüdük. Liman A Kapısı önünde başlayan yürüyüş, İnönü Bulvarı üzerinde “Limana sendika girecek başka yolu yok, Atılan işçiler geri alınsın, İşçiye uzanan eller kırılsın, İş ekmek yoksa barış da yok” sloganları ile devam etti. “Mersin Halkı Limana Dayanışmaya” sloganı ile Atatürk Caddesine geldiğimizde caddede toplanan halk da alkışlarla, yürüyüş kortejimize katılarak bizlere destek verdiler.
Tarihi Taş Bina olarak bilinen Mersin Büyükşehir Belediyesi önünde açıklama yapan Genel Sekreterimiz Gürel Yılmaz, anayasal haklarını kullandıklarından dolayı işten atılan üyelerimizin yeniden işe dönüşlerini sağlamak için TÜMTİS’in küçük generalleri çocuklar, üyelerimizin eşleri, emek dostları ile 48 gündür Mersin Limanında onurlu bir mücadele sürdürdüğümüzü söyledi.
Genel Sekreterimiz Yılmaz konuşmasını şöyle sürdürdü “48 gündür limanın önünde sürdürdüğümüz, haykırdığımız taleplerimiz henüz görmeyen gözlerin görmesini, duymayan kulakların duymasını sağlayamadı. Bugün aynı taleplerimizi bir kez de Tarihi Taş Binanın önünden Mersin’deki bütün yetkililere, alt ve üst işverene duyurmak için bir kez daha haykıracağız. İşten çıkarmaların yaşandığı ilk günden itibaren sorunun tek çözümünün işten atılan üyelerimizin yeniden işbaşı yapmalarının sağlanması ile çözüleceğini belirtmemize rağmen hala sorunu çözmeye dönük adımlar atılmadı. Eğer bu doğrultuda adım atılmazsa bu mücadelemizi büyüterek devam ettireceğimizi söylemiştik ve bu mücadelenin Mersin2le sınırlı kalmayacağını, ülkenin ve giderek dünyanın dünya emekçilerinin gündemine oturacağını söylemiştik. Ama gelinen aşamada henüz işverenler bu sözümüzün ne derecede ciddi olduğunu kavramış, anlamış değiller. Hala üyelerimizi onursuz insanlar gibi, et ve tırnak gibi olmuş çalışan ve işten atılan arkadaşlarımızı birbirinden koparmaya çalışıyorlar” dedi.
Bu İlin Yetkilileri Kıyıma Dur Desin
Mersin Limanında yasaların hiçe sayıldığını belirten Genel Sekreterimiz “ yasak olmasına rağmen gece 12-13 saat işçiler çalıştırılıyor. Özellikle tır şoförü arkadaşlarımız akşam 19:00’da işbaşı yapıyor, sabah saat 8:00’da iş bırakıyorlar. Buradan SGK Mersin İl Müdürlüğü önünden suç duyurusunda bulunmak istiyorum. Bu ilin yetkilileri, bu ilin sorumluları, bu ilin valisi, bu ilin belediye başkanı artık bu kıyıma, yasa dışılığa dur desinler. Yoksa limanda bundan daha büyük yaşanacak olan olayların sorumluları bu işe müdahale etmeyenler de olacaktır” dedi.
İşten Atılanlar Sizin Kardeşlerinizdir
Mersin Emek ve Demokrasi Platformu adına konuşan TÜRK-İŞ Mersin İl Temsilcisi ve Petrol-İş Mersin Şube Başkanı Adil Alaybeyoğlu işçilerin 48 gündür direndiğini belirterek, işçilerin kışın soğuğuna ve yağmuruna rağmen, çocuklarına ekmek götüremeyeceklerini bile bile tüm baskılara, yıldırmalara, şiddet uygulamalarına rağmen onurluca direnmeye devam ettiklerini söyledi. Mersin Halkı olarak işçilerin mücadelelerini kazanana kadar yanlarında olacaklarını belirten Alaybeyoğlu “Mersin Halkına, siyasi partilere, emekçilere, işçilere, kamu çalışanlarına sesleniyorum: Bu atılanlar sizlerin kardeşlerinizdir. Bizler kardeşlerimize sahip çıkmak zorundayız” dedi.