KİRALIK İŞÇİ DEVRİNE BİR ADIM KALDI!

İşçinin 18 ay kiralanmasına izin veren yasanın onaylanması çalışma yaşamında kara bir sayfa açılmasına yol açacak. Türk – İş ve DİSK’in zaman yitirmeksizin veto istediği modern simsarlık yasası için gözler Cumhurbaşkanı’nda. Yasanın veto edilmemesi durumunda sendikaların tepkisi sert olacak.

İşçilerin mal gibi alınıp satılmasına neden olacak, özel istihdam bürolarının faaliyetine izin veren yasanın gecenin geç bir saatinde geçmesi emek kesiminde büyük bir tepkiye neden oldu. Üç büyük işçi konfederasyonunun karşı olduklarını açık açık belirtmiş olmalarına karşın yasanın geçirilmesi karşısında zaman yitirmeksizin veto için başvuran konfederasyonlar, yasanın veto edilmesini bekliyor.

Emek temsilcileri yasanın onaylanması halinde tepkilerinin sert olacağını dile getiriyor
Konuya ilişkin açıklamalarında DİSK, alelacele, Türkiye’nin ve sendikaların gündeminden kaçırılarak gece yarısı yasasıyla getirilen ve “Özel İstihdam Bürolarının Mesleki Faaliyet Olarak Geçici İş İlişkisi Kurabilmesi”ne olanak tanıyan kanun ile modern işçi simsarlığı, bordro şirketleri hayata geçirilerek işgücü piyasasının kuralsızlaştırılacağına ve parçalanacağına vurgu yaparken Türk – İş de, yasanın başka noktalarına dikkat çekti.

Türk-İş tarafından Cumhurbaşkanlığı’na gönderilen mektupta “Özel istihdam bürolarına, istihdam ettiği işçileri kiralama yetkisi veriliyor. Böyle bir düzenleme istihdamı arttırmayacak, çalışma barışını bozacaktır” denilerek, yasanın bir diğer hükmü ile de İşsizlik Sigortası Fonu’nun işverenlere aktarıldığına dikkat çekildi. Çalışma barışını bozacak, İşsizlik Sigortası Fonu’nun amacı dışında kullanılmasına yol açacak yasanın tekrar görüşülmek üzere TBMM’ye gönderilmesini isteyen Türk-İş de yasanın onaylanması halinde iş barışının ciddi şekilde bozulacağı için sert tepki göstereceklerini açıkladı.

Çalışma ilişkilerinde yeni bir dönem
DİSK’te uzman olarak görev yapan iktisatçı Erhan Bilgin de söz konusu yasa ile ilgili olarak şu görüşleri dile getirdi: İş Kanunu’na 2003’te eklenen “geçici iş ilişkisi” adı altındaki esnek istihdam uygulamasının sınırları böylece önemli ölçüde genişletildi. Mevcut İş Kanunu’nda “geçici iş ilişkisi” aynı şirkete ait başka birim ve fabrikalarda çalışılması ile ve en fazla 12 ay ile sınırlıydı. Yeni düzenleme ile işçilerin başka işlerde çalışmasına ve farklı işverenlere devrine imkân sağlandı.

Bu devir işleri 2001’den sonra iş mevzuatına dahil edilen Özel İstihdam Büroları tarafından yapılacak. Düzenlemenin adına “geçici iş ilişkisi” denmesi olgunun kendisini tarif edemiyor. Yapılan düzenlemenin içeriğini, olsa olsa incitici olmayan bir sıfat biçiminde nitelemiş oluyor. Bu yeni düzenlemeyi en iyi tarif eden ifade, “kiralık işçilik” kavramı. Kiralık işçi düzenlemesi, emeği, maliyet unsuru olarak gören bir anlayışın ürünüdür. Düzenleme ile emek maliyetlerini, aşağıya doğru düşürmek üzere rekabet hızlanacaktır. Gerçek işsiz sayısının 6.5 milyonu bulduğu şu kriz koşullarında, yarım asgari ücretle çalışmaya razı yüz binler olduğu sürece hiç kuşkusuz bu rekabetin gerçekleşme imkânı vardır. Ama işçinin işçiyle rekabeti, ne şirketlerin rekabet gücünün artmasına katkı sağlar ne de çalışma ilişkilerinin barış içinde devam etmesine.