Dünya çapında 200’ün üzerinde ülkede faaliyet gösteren Amerika Kargo devi UPS Kargo’da çalışan işçiler anayasal haklarını kullanarak sendikamıza üye olduklarından dolayı işten atıldı.
Sendikamız UPS Kargo’nun Mahmutbey’de bulunan aktarma merkezi önünde sendika ve kitle örgütlerinin temsilcilerinin de katılımı ile basın açıklaması düzenledi. Basın açıklamasına Genel Başkanımız Kenan Öztürk, Hava-İş Genel Başkanı Atilay Ayçin, Deri-İş Genel Başkanı Musa Servi, Türk-İş Bölge Başkanı Faruk Büyükkucak, Genel Sekreterimiz Gürel Yılmaz, Mali Sekreterimiz Seyfi Erez, Merkez Yönetim Kurulu üyemiz Muharrem Yıldırım, İstanbul Şube Başkanımız Çayan Dursun, İstanbul 1 Nolu Şube Başkanımız Ersin Türkmen, İstanbul’da çalışan üyelerimiz, 263 gündür direnişte olan Esenyurt Belediye işçileri, Belediye-İş 3 Nolu Şube Başkanı Hasan Gülüm, Belediye-İş 1 Nolu Şube Başkanı Serdar Cafer Özkul, Tek Gıda-İş 10 Nolu Şube Başkanı Muzaffer Dilek, Deri-iş Şube Başkanı Binali Tay, Selüloz-İş Şube Başkanı Aydın Parlakkılıç, TezKoop-İş 5 Nolu Şube Başkanı Rabia Özkaraca, Genel-İş Anadolu Yakası Şube Başkanı Şahan İlseven ile siyasi parti ve kitle örgütü temsilcileri katıldılar. Basın açıklamasında sık sık “Direne direne kazanacağız, Susma haykır sendika haktır, UPS’ye sendika girecek başka yolu yok, Sendika hakkımız engellenemez, İş ekmek yoksa barış da yok” sloganları atıldı.
Basın açıklamasında konuşan Genel Başkanımız Kenan Öztürk, “Dünya taşımacılık devi UPS, Anayasal haklarını kullanarak sendikamıza üye olan işçileri işten atıyor. Sendika ve işçi düşmanlığı yapıyor. Sınırsız sömürü devam etsin diye yasa tanımıyor.
Türkiye çapında 5000’e yakın çalışanı bulunan UPS’de tam bir kölelik düzeni hâkimdir. İşçiler, asgari ücretle günde 10-12 saat, hatta zaman zaman 14 saat çalıştırılıyor. Hem de fazla mesai ücreti ödenmeden. İstanbul’un orta yerinde alenen angarya yaptırılıyor.
UPS, işçiler için adeta bir cehennem. Çalışma; kuralsız, güvencesiz ve keyfi. İşçilerin çay içme saati var ama içilecek çay ve zaman yok. Yemek bile ayak üstü yeniyor, hemen iş başı yaptırılıyor. En küçük bir hatanın karşılığı kapının önüne konmak oluyor.
UPS, işçileri bölmek, sendikalaşmalarını önlemek ve daha kolay sömürebilmek için taşeronlar kullanıyor. Aynı işyerinde, aynı kargo arabasının içinde birlikte çalıştıkları halde, UPS, ER-KA ve C.I.B’i farklı işyerleriymiş gibi göstermeye çalışıyor.
UPS işçileri, insanca çalışma koşullarına kavuşabilmek için sendikamızda örgütlenmeye başladılar. UPS’nin ABD ve Avrupa’daki işletmelerinde kullanılan bir hakkı, sendikalaşma hakkını kullanmak üzere harekete geçtiler. Ama UPS yönetimi, işçilerin bu isteğini düşmanca bir saldırı ile karşıladı.
19 Nisan tarihinde 33 üyemiz işten çıkarıldı. İşten çıkarılan üyelerimiz, sendikamızın öncülüğünde işyeri önünde direniş başlattı. Üyelerimizin ve sendikamızın kararlı tutumu ve giderek büyüyen uluslararası dayanışma sayesinde 24 üyemiz yeniden işe alındı.
Üyelerimizin yeniden işe dönmesi, diğer işçiler üzerinde olumlu bir etki yarattı, sendikamıza duyulan sempati büyüdü. Bunun üzerine işveren, yeni bir işten çıkarma saldırısı başlattı. 3 Mayıs ve sonrasında İstanbul, İzmir ve Ankara’da 32 üyemizi işten çıkardı. Böylece sendikal nedenle çıkarılan işçi sayısı toplam 41 oldu. İşten çıkarılan üyelerimizden bir bölümüne herhangi bir gerekçe dahi bildirilmezken, yıllardır kargo işçisi olarak çalışan bir grup üyemize ise temizlik işçisi yapılacakları söyleniyor. Bunun bir hile, bir yanıltma taktiği olduğu açıktır. Sendikadan kurtulmak isteyen UPS, taşeron şirketi tetikçi olarak kullanıyor.
İşçilerin güvenceli bir ortamda, insanca çalışma, insanca ücret isteğinin önüne geçilemez. İşveren, sırf daha fazla kâr, daha fazla sömürü için işçi ve sendika düşmanlığı yapmaya devam ederse; işçiler de anayasal haklarını kullanmak için, yasal ve meşru yollara başvurmaktan geri kalmayacaktır. UPS işçisi sendikalaşmak için yola çıkmıştır, kararlıdır ve mutlaka kazanacaktır.
Sendikamız, üyelerimizin haklarını korumak için hiçbir mücadeleden kaçınmayacaktır. İşçiler sendikalı olarak işbaşı yapana ve TİS imzalanana kadar mücadelemizin devam edeceğini ilan ediyoruz.
UPS işverenine sesleniyoruz: İşçilerin sendikalaşma hakkına saygı gösterin! İşçi kıyımına son verin, Sendikamızla görüşme masasına oturun!
Bütün kardeş sendikaları, demokratik kitle örgütlerini, emekten ve demokrasiden yana tüm kurumları UPS işçileriyle dayanışmaya çağırıyoruz” dedi
Genel Başkanımız Kenan Öztürk’ten sonra konuşan Türk-İş Bölge Başkanı Faruk Büyükkucak ise yaptığı konuşmada işvereni bir an önce sendikal haklara saygı duymaya ve atılan işçileri iş başı yaptırmaya çağırdı. İşçilerin yanlız olmadıklarını ve Türk-iş olarak maddi – manevi her türlü desteği sunacaklarını bu mücadelede sendikamız TÜMTİS’in yanında olduklarını ve bu mücadelenin başarısı için bütün imkanlarını seferber edeceklerini söyledi.