İŞÇİ HAKLARINI GASP EDEN TOPLU İŞ İLİŞKİLERİ YASASINA KARŞI EYLEM

Sendikal Güç Birliği Platformu’nun aldığı 1 saat iş durdurma ve bildiri okuma eylemi başarıyla gerçekleştirildi. 

Sendikal Güç Birliği Platformu’nun aldığı karar ile dün Sendikalar ve Toplu İş İlişkileri Kanununa karşı tüm Türkiye’de sendikamızın da içinde bulunduğu SGBP bileşenleri eylemdeydi.

Sendikamızın örgütlü olduğu İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Adana ve Gaziantep illerindeki nakliyat ambarlarının tümünde; UPS Mahmutbey, Kurtköy, Ankara, Bursa ve İzmir aktarma merkezlerinde bir saat süreyle iş durdurularak bildiriler okundu. Yine SGBP bileşeni Belediye-İş’in örgütlü olduğu bütün belediyelerde, Petrol İş’in örgütlü olduğu Tüpraş, Petkim, Storapack ve Saybolt’ta, Tek Gıda- İş ve Tez Koop- İş’in örgütlü olduğu çok sayıda iş yerinde, Deri İş’in örgütlü olduğu Tuzla deri sanayi bölgesinde iş bırakma ve bildiri okuma eylemi gerçekleştirildi. Tuzla deri sanayi bölgesinde sendikamız üyelerinin de katıldığı binden fazla kişi kitlesel gösteri ve basın açıklaması da gerçekleştirdi.

Yine alınan karar gereği saat 13.00’ten itibaren kent merkezlerinde oturma eylemleri gerçekleştirildi. İstanbul’da Galatasaray Lisesi önünde buluşan SGBP bileşenleri Taksim Meydanına yürüdü. Taksim Meydanında SGBP dönem sözcüsü ve sendikamız genel başkanı Kenan Öztürk basın açıklamasını okudu. Basın açıklamasında şöyle denildi:

Türkiye Büyük Millet Meclisi, çalışma yaşamını ve sendikal hayatı ciddi biçimde değiştirecek bir yasa tasarısını görüşüyor. Aylardır toplu sözleşme hakkımızı bu yasayı bahane ederek gasp eden, yetki işlemlerini dondurup işçileri sözleşmesiz bırakan iktidar, şimdi büyük bir hızla, işveren örgütlerinin dikte ettiği maddeleri meclisten geçirmek için yoğun mesai yapıyor. Bu yasa ile bütün sendikal güvenceler elimizden alınıyor, barajlarla sendikalar bitiriliyor, grev yasakları devam ettiriliyor.

12 Eylül darbe mantığı ile hazırlanmış mevcut çalışma yasalarının değiştirilmesi ve daha özgürlükçü, uluslararası sözleşmelere uygun, çağdaş, demokratik bir yasa için neredeyse 30 yıldır mücadele ediyoruz. İstediğimiz, işten çıkartılma korkusu olmadan sendikalara üye olmak, uzun ve karmaşık yetki işlemleriyle oyalanmadan sözleşme masasına oturabilmek, işkolunda, işyerinde baraj tehditleri, sınırları olmadan özgürce örgütlenebilmek ve grev hakkını yasaksız bir biçimde kullanabilmektir.

Ama yıllarca oyalandıktan sonra karşımıza çıkartılan bu yasa, hiçbir talebimizi karşılamadığı gibi mevcut haklarımızı daha da geriye götürüyor. Zaten zayıf olan sendikal güvenceler daha da zayıflatılıyor. 30’dan az işçinin çalıştığı işyerlerindeki işçilerin sendikal tazminat hakkı ellerinden alınıyor. Yani Türkiye’deki işyerlerinin yüzde 82’sinde çalışan işçiler sahip oldukları tek güvence olan sendikal tazminat isteme hakkından da mahrum ediliyor. Bu yolla Türkiye’deki işçilerin yüzde 62’si sendika ve toplu sözleşme hakkından fiilen yoksun bırakılıyor.

Çalışma Bakanının mecliste itiraf ettiği gibi bu, işverenlerin dayatması ile hazırlanan bu yasa ile işkolu sayısı azaltılıp yetki barajları fiilen yükseltiliyor. Bazı yandaş sendikalar büyüsün diye neredeyse kişiye özel düzenlemeler yapılıyor. 28’den 20’ye düşürülen işkollarında kademeli olarak yükseltilen barajlar nedeniyle 7 işkolunda yetkili tek sendika dahi kalmıyor. 29 sendikanın TİS yetkileri ellerinden alınıyor.

Havacılık işkolunda grev yasaklama saldırısı ile başlayıp kıdem tazminatını ortadan kaldırma, istihdam büroları ve esnek çalışmayı kapsayan istihdam stratejisi yasa tasarıları ile devam eden hak gaspları bu yasa tasarısı ile doruğa çıkarılıyor.

Bu yasa, açıkça bir “sendikasızlaştırma” yasasıdır. Bu nedenle kabul etmemiz mümkün değildir. “İleri demokrasinin” gazıyla, copuyla susturulmak istensek de, demokratik haklarımızı kullanmamız, bu sendikasızlaştırma yasasına karşı mücadelemiz engellenemez.

İktidarı uyarıyoruz: Bize rağmen yasa yapamazsınız, sendikal haklarımızı elimizden alamazsınız, bu ucube yasayı bize özgürlükler getirdik diye yutturamazsınız, hiçbir uluslararası platformda bu yasayı savunamazsınız, sendika güvencesini yok ettiğiniz işçilerin karşısına çıkamazsınız.

Biz işçiler ve sendikalar olarak bu işin peşini bırakmayacağız, haklarımızın gasp edilmesine asla sessiz kalmayacağız. Unutulmamalıdır ki kapalı kapılar ardında işçilerin iradesini hiçe sayarak kişisel pazarlıklarla protokol imzalayan, gazete ilanlarıyla suç ortaklığını gizlemeye çalışan Türk-İş ve Hak-İş yöneticileri de bu işçi düşmanı yasanın iş birlikçileridirler.

Biz Sendikal Güçbirliği Platformu olarak işçi sınıfımızın mücadeleden yana, özgürlükleri ve hakları savunan tüm kesimleriyle dayanışma içinde üzerimize düşen tarihi sorumluluğu yerine getirmeye, daha önce 12 Eylül’ün hak düşmanı yasalarına karşı nasıl mücadele ettiysek bu yasaya karşı da mücadele etmeye devam edeceğiz.

Okunan basın açıklaması ardından işçiler, halaylar ve sloganlar ile saat 16.00’ya kadar oturma eylemi yaptıktan sonra dağıldı.

İstanbul dışında da eyleme kitlesel katılım gerçekleşti ve SGBP bildirileri okundu.

İşçiler ve sendika çalışanları Ankara Sakarya caddesinde bir araya geldi. Basın açıklamasını Tez Koop-İş 2 Nolu Şube başkanı Mustafa Barın yaptı. Barın “Özgürce örgütlenebilmek ve grev hakkını yasaksız ve en geniş biçimde kullanmak istiyoruz” dedi.

İzmir’de iş bırakma eylemi ardından, sendikamız önünde bir araya gelen kitle Konak meydanına yürüdü. Konak eski Sümerbank önünde basın açıklamasını genel örgütlenme sekreterimiz Cafer Kömürcü gerçekleştirdi. Kömürcü “Meclistekilere sesleniyoruz, bize rağmen yasa yapamazsınız. Sendikal haklarımızı elimizden alamazsınız. Bu ucube yasayı özgürlükler getirdik diye yutturamazsınız” dedi.

Adana İnönü Parkı’nda toplanan işçiler ve sendikacılar adına ise basın açıklamasını Tez Koop-İş şube başkanı Hülya Özcan gerçekleştirdi. Özcan “İşçilerin kazanılmış haklarını gasp eden yasanın çıkmasında Türk-İş ve Hak-İş’in de payı var. Yasaya karşı mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.

Gaziantep’te eylem sendikamızın örgütlü olduğu Nakliyatçılar Sitesi’nde gerçekleştirildi. İşyerlerinin tamamında bir saat iş durdurularak bildiri okundu. Eyleme DİSK ve demokratik kitle örgütleri de destek verdi. Basın açıklamasını okuyan Gaziantep şube sekreteri Mahmut Canyurt bu işin peşini bırakmayacaklarını söylerken “Türkiye işçi sınıfı bu yaptıklarınızı asla unutmayacaktır” diye ekledi.

Bursa’da ise sabah saatlerinde bildirinin okunmasının ardından, akşam saatlerinde oturma eylemi gerçekleştirildi. Bursa Fomara meydanında basın açıklamasını TÜMTİS Bursa şube başkanı Özdemir Aslan gerçekleştirdi. Aslan Türk-İş ve Hak-İş’e hitaben “Bu yasanın meşrulaşmasını siz sağladınız. Kapalı kapılar ardında işçilerin iradesini hiçe sayarak kişisel pazarlıklarla tavizler verdiniz. Türkiye işçi sınıfı bu yaptıklarınızı unutmayacaktır” dedi. Eyleme Petrol- İş, Kristal- İş, Tez Koop- İş’in yanı sıra siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri de destek verdi.