(03.02.2013)
DHL işçilerine destek için Türkiye’ye gelen Birleşik Hizmet Sendikası (Ver.di) ve Avrupa İşçi Konseyi delegasyonu, DHL örgütlenmesinde sendikamıza tam destek sözü verdi.
DHL’nin merkezi Almanya’da 200 bin üyesiyle örgütlü bulunan Ver.di Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Andrea Kocsis’in de aralarında bulunduğu heyet, sendikamız merkez yönetim kurulu üyeleri ve yöneticileriyle bir toplantı gerçekleştirdi.
Sendikamız Genel Başkanı Kenan Öztürk, Genel Sekreteri Gürel Yılmaz, Genel Mali Sekreteri Seyfi Erez, Merkez Yönetim Kurulu üyesi Muharrem Yıldırım ile İstanbul Şube Başkanı Ersin Türkmen’in hazır bulunduğu toplantıya, Türk-İş Bölge Temsilcisi Faruk Büyükkucak, Kristal İş Sendikası Başkanı Bilal Çetintaş ve Hava-İş Sendikası Genel Başkanı Atilay Ayçin de katıldı.
İstanbul’da gerçekleştirilen ve sendikamızın ev sahipliği yaptığı toplantıda konuşan Genel Başkanımız Kenan Öztürk, sendikal mücadelenin yaşadığı sorunlar bağlamında uluslararası dayanışmanın önemine vurgu yaparak şunları dile getirdi: “Ver.di delegasyonunun daha önce de bir ziyareti olmuştu. Bugün gerçekleştirilen ziyareti de oldukça önemli buluyoruz. Bu toplantımızda da yanımızda bulunan kardeş sendikalarımız Hava-İş ve Kristal-İş’e ve Türk-İş İstanbul bölge temsilcisine katılımlarından dolayı teşekkür ediyorum.”
Yetki Almaya Yakınız
DHL’de örgütlenme sürecine ilişkin kısa bir değerlendirme yapan Başkan Öztürk şöyle devam etti: DHL’de örgütlenme mücadelemiz devam ediyor. DHL işvereni sendikamıza üye oldukları için 23 işçiyi işten çıkardı. İşten çıkarılan üyelerimizin iş yerleri önündeki direnişi devam ediyor.
Türkiye’de yasalara göre sendikal nedenlerle işçi çıkarmak yasak olduğu için işveren gerçek işten çıkarma nedenini gizliyor. “Düşük performans”, “fazla mesaiye kalmama” gibi uydurma nedenler öne sürerek sendikalı işçilerin işlerine son veriyor. İşten çıkarılan üyelerimiz için açtığımız davalarda mahkemeler işçilerin sendikal nedenle işten çıkarıldığını tespit etti. Üyelerimizin sendikal nedenle işten çıkarıldığı mahkeme kararlarıyla da belirlendiği halde, polis, sendikal nedenle işçi çıkarıp suç işleyen işverenlere karşı kılını bile kıpırdatmadığı gibi işverenin isteğiyle direniş çadırlarımızı yıkıyor. Suç işlediği mahkeme kararıyla da tespit edilen işveren iken, cezalandırılan hakkını arayan işçi oluyor. Ancak bütün baskılara rağmen işçiler sendikamıza üye olmaya devam ediyor.
Yetki almaya yakınız. Yetki almaya yaklaştığımız bu günlerde işveren yeni bir oyun oynamaya başladı. İşverenin bu yeni oyununun adı da: Öz Taşıma İş sendikası. İşveren, baskı ve zor kullanarak, işten çıkarmakla tehdit ederek işçileri HAK-İŞ’e bağlı Öz Taşıma-İş sendikasına üye yapmaya çalışıyor.
İşçiyi Bölme Oyunu
Bu sendika kurulduğunda DHL’de 180 gündür devam eden bir direniş vardı. Bu kabul edilebilir bir durum değil. Açıkça görülüyor ki bu işverenin bir oyunudur. DHL müdürleri “ya Hak-iş’e üye olursunuz ya da işinizi kaybedersiniz” tehdidinde bulunuyor. İşveren, işçileri Hak-İş şubelerine götürüp üye yaptırıyor. Bu sendikanın bir ofisi dahi yok. Öz Taşıma-İş işçilerin yüzde 90’ını üye yapsa dahi baraj altında olduğundan yetki alamaz. Amaç bellidir. Amaç sendikal örgütlenmeyi engellemek ve işçilerin birliğini bozmaktır. Öz Taşıma-İş’in yaptığı, sendika düşmanlığı mahkeme kararı ile belirlenen işverene hizmetten başka bir şey değildir. Yoksa 6 aydan bu yana direnen işçiye ihanet anlamına gelen böylesi bir şeyi yapmazlardı. Yaşanan olumsuzluklara rağmen dayanışma ve destek ile bu mücadele başarıya ulaşacaktır. UPS’de bunu gördük. UPS örgütlenmesinde de kardeş sendikalarımızın ve Ver.di’nin desteğini aldık. Bu desteği bugün de önemsiyoruz.”
Kocsis: Mücadelenizin Haklılığından Şüphemiz Yok
Ver.di Genel Başkan Yardımcısı Andrea Kocsis de dayanışmanın önemine vurgu yaptı. “Geçmişte yaptığımız dayanışma ve desteği bu ziyaretten sonra daha etkili kılacağız” diyen Kocsis ziyaretin amacı ve içeriğine ilişkin şöyle konuştu:
İşveren Sendika Düşmanlığı Yapıyor
Ver.di delegasyonunun buraya gelerek destek vermesinin temel nedeni işverenin sendika düşmanlığı yapmasıdır. Bir Alman sendikası olarak bu bizim için kesinlikle kabul edilemez. DHL sorununu temel noktaları ile aktarmak, arkadaşların sorunu bilmesi açısından iyi oldu. TÜMTİS’in yürüttüğü mücadelenin haklılığından hiçbir şüphemiz yok.
Konunun bu kadar uzamasının nedeni direnişi kırmak istemeleridir. DHL sorunu sürece yayarak işçilerin direncini kırabileceğini hesaplıyor.
DHL’nin diğer kabul edilemez yöntemi iki sendikayı karşı karşıya getirmeye çalışmasıdır. Hak-İş de uluslararası federasyonlara üye. Hak- İş’in üye olduğu federasyonlar, Hak-İş’in bu tutumunun kabul edilmez olduğunu bir mektupla kendilerine bildirdi. Bu memnun edici bir tavır. Biz Almanya’da sürekli olarak işverene haksız gelişmeleri iletip ifade ediyoruz.
DHL de Uluslararası Desteğin Farkında
DHL dünya çapında bir şirket. Burada önemli olan şey DHL dünyada ve Türkiye’de işçi haklarına saygı duyuyor mu? DHL bu konuda görevini yerine getirmiyor. Uluslararası dayanışmanın öneminin DHL de farkında. Almanya basınının Türkiye’deki bu durumdan bahsetmesi, basında yayınların çıkmasından rahatsız olmaya başladı. O nedenle son zamanlarda DHL yönetimi bize “Türkiye’ye neden gidiyorsunuz gerek yok gitmeye” demeye başladı. Pratik olarak bu desteğin, dayanışmanın önemi büyük. Çünkü onlar bu desteğin gösterilmesini istemiyorlar. Ben de onlara “madem çözümden yanasınız o zaman ben Türkiye’ye gidiyorum. Birlikte oturup konuşalım TÜMTİS’in genel başkan ile” dediğimde. “Hayır” dediler. Görüyoruz ki sosyal diyalog bile istemiyorlar.
Buyrun Somut Adım Atalım!
Eğer suçlamalar konusunda haklı olduğunuzu söylüyorsanız, diyalog yolu açık. Buyurun somut adım atalım. Böyle deyince böyle bir toplantı direktifi veremeyiz diyorlar.
Bizim bu görüşmeler ve tavırlarda çıkardığımız şu; burada sendikayı uzak tutmak için ellerinden geleni yapacaklar. Bunun olmaması için de uluslararası dayanışmayı yükseltmemiz gerekecektir. Kendimize çıkardığımız ders de budur.
Büyükkucak: Uluslararası Desteği Önemsiyoruz
Türk-İş Bölge Temsilcisi Faruk Büyükkucak: “Uluslararası dayanışmayı önemsiyoruz. Elbette işçiler “Taşıma iş’e zorla üye edildik” demeyecektir. Yapılan baskıda olay zaten budur. Biz her şekilde TÜMTİS sendikasının yanındayız. Uluslararası destek ve dayanışmanın başarıya uluşacağına inanıyoruz.”
SGBP Dönem Sözcüsü ve Kristal İş Başkanı Bilal Çetintaş ile Hava-İş Sendikası Başkanı Atilay Ayçin’de uluslararası desteğin önemine vurgu yapan birer konuşma yaptı.
Ver.di ve Avrupa İşçi Konseyi’nden katılımcılar:
Anrdea Kocsis (Ver.di Genel Başkan Yardımcısı ve Taşımacılık, Posta ve Lojistik Bölümü Başkanı), Thomas Koczenlik (Alman Posta Tekeli ve DHL Dünya İşçi Temsilciliği Başkanı), Stephan Teuscher (Ver.di Genel Merkez Toplu Sözleşme ve Sosyal Politika Dairesi Yöneticisi), Micheal Valis, Mario Tacübasch, Andreas Wiedemann, Benita Unger, Gabi Gülzau, Malene Volkers, Thomas Sorg, Sigrun Schmid, Ramazan Bayram (Ver.di Örgütlenme Koordinatörü)