(21.06.2013) Gezi Parkı’nın yıkılmasına karşı başlayan eylemleri desteklemek, hükümetin baskıcı, otoriter politikalarına ve polis şiddetine son demek için uluslararası sendikaların iki günlük eylem çağrısı kapsamında Sendikal Güç Birliği Platformu’na (SGBP) bağlı sendikalar THY grevindeki işçilerle bir araya geldi.
156 ülkeden 200 milyon emekçiyi temsil eden, Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC), Küresel Sanayi İşçileri Federasyonu (IndustriALL), Uluslararası Ağaç ve Yapı İşçileri Federasyonu (BWI), Uluslararası Sanat ve Sahne Çalışanları Birliği (IAEA), Eğitim Enternasyonali (EI), Uluslararası Büro ve Ticaret İşçileri Birliği (UNI), Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (IFJ), Kamu Çalışanları Federasyonu (PSI), Uluslararası Taşıma İşçileri Feerasyonu (ITF) ve Uluslararası Gıda İşçileri Federasyonu’nun (IUF) desteklediği eylemde, SGBP hem THY işçileriyle dayanıştı hem de hükümete grev alanından seslendi.
Genel Başkanımız Kenan Öztürk ile yönetim kurulu üyelerimizin de katılarak destek verdiği eyleme direnişteki DHL işçisi üyelerimiz de katıldı.
“Bu daha başlangıç mücadeleye devam”, “Yaşasın sınıf dayanışması”, “Birleşe birleşe kazanacağız” sloganlarının atıldığı eylemde “Gezi Parkı direnişini destekliyoruz”, “Hepimiz Çapulcuyuz” yazılı dövizleri taşındı.
Eyleme, ITF Denizcilik Operasyon Sorumlusu Angie Robinson’da katıldı. Robinson, yaptığı konuşmada Hava-İş grevini ve sürecini desteklediklerini belirtti.
Basın açıklamasını okuyan SGBP Dönem Sözcüsü Kristal-İş Sendikası Genel Başkanı Bilal Çetintaş uluslararası emek örgütlerinin sergilediği duyarlılığa ve gösterdiği dayanışmaya teşekkür etti. Çetintaş, “Anti demokratik uygulamalara karşı Türkiye’nin emekçileriyle dayanışma içine olan kardeşlerimizle birlikte haykırıyoruz: Şiddete, baskıya ve zorbalığa karşı yaşasın dayanışma” dedi.
‘Türk-İş Hükümete Açıktan Destek Veriyor’
Türk-İş’in Gezi Parkı direnişi sürecindeki tavrını eleştiren Çetintaş şunları söyledi:
“Sivil ve demokratik eylemlere karşı polis şiddeti kullanan hükümet yaşananların birinci derecede sorumlusudur. Bütün dünya bunu görmüş ve eleştirmiştir. Türk-İş’in de üyesi olduğu Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC), hükümete yönelik eleştirileri ile getirip uluslararası eylem günü kararı alırken Türk-İş yönetimi hükümetin kolu kanadı altında beslenip büyüyen işveren örgütleriyle ve yandaşlığı emek örgütü kimliğinin önüne duran Hak-İş ve Memur-sen ile birlikte gazetelere ilan verip, hükümetin iddialarını tekrarladı. Hükümete açıktan destek vermek ve gerçeklerin üstünü örtmek üzere yapılan bu açıklamaya imza koyan Türk-İş’in ulusal ve uluslararası düzlemde emek örgütü kimliği iyice tartışmalı hale gelmiştir.”
Uluslararası emek örgütlerinin Türkiye emekçileriyle dayanışma günü vesilesiyle dile getirdiği talepleri yineleyen Çetintaş, talepleri şöyle sıraladı:
– Sivil eylemlere yönelik polis şiddeti durdurulmalı, polis cadı avına son vermelidir.
– Halka uygulanan şiddetin sorumluları hesap vermeli, binlerce kişinin yaralanmasına yol açan, Ethem Sarısülük, Abdullah Cömert, Mehmet Ayvalıtaş ve Mustafa Sarı’nın ölümünden sorumlu olanlar yargılanmalıdır.
– Gözaltına alınanlar ve tutuklananlar serbest bırakılmalıdır.
– Toplantı ve gösteri yasakları kaldırılmalı herkesin özgürce kendini ifade etmesinin önü açılmalıdır.
– THY’de süren grevi kırmak için sergilenen tutumdan vazgeçilmeli, sendika ile masada toplu iş sözleşmesi bitirilmeli, haksız biçimde işinden edilen 305 çalışan işine geri alınmalıdır.