Merkez Yönetim Kurulumuzun asgari ücret konusunda 22.12.2016 tarihli açıklaması;
ADİL ASGARİ ÜCRET HAKTIR, SIFIR ZAM DAYATMASI KABUL EDİLEMEZ!
Asgari Ücret Tespit Komisyonu 2017 yılında asgari ücretin ne kadar olacağını belirlemek için görüşmelere başlamış bulunuyor. 6,5 milyon işçiyi ilgilendiren, aileleriyle birlikte neredeyse 30 milyon insanı etkileyecek olan görüşmelerle ilgili ne yazık ki iyi haberler gelmiyor.
İşçi, işveren ve hükümet tarafından 5’er temsilcinin bulunduğu Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda konuşulan zam oranları beklentilerin çok gerisinde. Geçen yıl yapılan artışı yeterli bulan işveren tarafı 2017 yılı için % 0 zam talep ederken, “makul ve gerçekçi” olunmasını salık veren hükümet tarafı ise açlık ücretine mahkûm olunmasını öneriyor.
Asgari ücreti belirleyecek komisyonun yapısı, geçmiş uygulamaları ve komisyonda yer alan işveren ve hükümet tarafının birbirine uyumlu açıklamaları, milyonlarca işçinin 2017 yılında da açlık sınırının altında bir ücrete mahkûm bırakılacağını gösteriyor. Tam bir uyum ve işbirliği içinde hareket eden hükümet ve işveren tarafı, işçilerin talebine kulağını tıkıyor, görmezden geliyor.
Asgari ücret, “Bir işçinin gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım gibi zorunlu ihtiyaçlarını günün fiyatları üzerinden asgari düzeyde karşılamaya yetecek ücret” olarak tanımlanmaktadır. Oysa AGİ (Asgari Geçim İndirimi) hariç 1.177 TL olan asgari ücretin bu zorunlu ihtiyaçları karşılayabildiğini söylemek mümkün değildir.
Asgari ücret, dört kişilik bir ailenin sağlıklı ve yeterli beslenebilmesi için gereken aylık gıda harcaması tutarının, yani açlık sınırının bile altındadır. Yapılan araştırmalara göre; AGİ dahil edildiğinde 1.300 TL olan asgari ücret, yoksulluk sınırının ise üçte birinden daha azdır. Gıda ihtiyacının yanında giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu harcamaların için gerekli ücretin (yoksulluk sınırı) 4.615,10 TL olduğu ülkemizde asgari ücretin bu günkü düzeyi çok geridir. Buna rağmen işveren ve hükümet tarafının sıfır zam söylemlerinde bulunmaları kabul edilemezdir.
En düşük geliri en yüksek şekilde vergilendiren, gelir dağılımının en eşitsiz olduğu ülkeler arasında yer alan Türkiye’de yaşanan gizli devalüasyon sonucu asgari ücret 447 dolardan 368 dolara düşmüş, işçilerin zaten düşük olan alım gücü daha da gerilemiştir.
Son dönemde döviz kurlarındaki değişimin fiyatlara ve pek çok alana etkisi düşünüldüğünde; iğneden ipliğe her şeye zam geldiği koşullarda asgari ücrete 0 zam dayatmasını yani açlık ve sefalet ücretini kabul etmemiz mümkün değildir!
Ülkemizde, resmi kayıtlara göre 12 milyon işçiden 6,5 milyonu asgari ücretle çalışmaktadır. Kayıt dışı çalışanlar ile kendi hesabına ve yevmiyeli çalışan sayısı da eklendiğinde bu oran 9 milyonu bulmaktadır. Aileleriyle birlikte 40 milyon civarında insanın sefalet koşullarına mahkûm edilmesi kabul edilemez!
Adil Asgari Ücret Haktır
Uluslararası Çalışma Örgütü (İLO) asgari ücretin belirlenmesinde işçilerin ve ailelerinin temel ihtiyaçlarının ve yaşam koşullarının gözetilmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Yine, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nde yer alan “Çalışan her kimsenin kendisine ve ailesine insanlık onuruna uygun bir yaşayış sağlayan ve gerekirse her türlü sosyal koruma araçlarıyla da tamamlanan adil ve elverişli bir ücret hakkı vardır” ifadesi, sosyal devlet olmanın bir gereği olarak asgari ücretin niteliğini ifade etmektedir.
Asgari Ücret ve Taleplerimiz;
- Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun, çalışmalarını bağımsız, bilimsel, objektif ve güvenilir verilere dayanarak yapması ve ücreti bu verilere göre belirlemesi gerekmektedir.
- Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yapısı işçilerin ağırlığı artırılarak genişletilmeli, görüşmeler kamuoyuna açık hale getirilmelidir.
2017 yılı için belirlenecek asgari ücret, açlık sınırının üzerinde, bir işçi ailesinin asgari ihtiyaçlarını karşılamaya yeterli düzeyde olmalıdır. - Asgari ücret net olarak belirlenmelidir.
- Asgari ücret vergi dışı bırakılmalıdır.
- Asgari ücret 4 kişilik bir ailenin harcamaları hesaplanarak belirlenmeli, adil, eşit ve insanca yaşam için gerekli düzeyde olmalıdır.
- Masada milyonları temsil eden Türk-İş’in asgari ücrete dair öneri ve görüşleri dikkate alınmalıdır.
- Türk-İş masada temsil ettiği işçi sınıfının, yani milyonların gücüne güvenmeli, gerektiğinde bu gücü harekete geçirmeyi bilmelidir. Türk-İş, milyonlarca işçiyi temsil ettiğinin bilinci ile masaya ağırlığını koyabilmelidir.
- En büyük toplu sözleşme görüşmesi niteliğindeki bu görüşmelerin Türkiye’deki bütün toplu sözleşmeleri etkilediğinin bilinci ile hareket etmelidir.
TÜMTİS MERKEZ YÖNETİM KURULU