Gaziantep Büyükşehir Belediyesinde değişik şirketlerde çalışan Hizmet-İş üyesi işçiler, baskı ve tehditlerle Gazi-Ulaş AŞ bünyesine alınarak Öz Taşıma-İş’e üye yapıldı. Böylece şirkette yetkili olan TÜMTİS’in yetkisi düşürüldü. Öz Taşıma-İş’in şirketle yaptığı sözleşmeyle çalışanların mevcut kazanımları da ellerinden alındı.Gazi-Ulaş’ta çalışan şoförler ve TÜMTİS yöneticileri bunun sendika değiştirmekten öte sendikasızlaştırma girişimi olduğuna dikkat çekti.
ESNEK ÇALIŞMAYA OHAL GEREKÇESİ!
Otobüs şoförü olarak çalışanlar, yeni sözleşme sonrası yaşadıkları sıkıntının başında ‘esnek çalışmayı’ sayıyorlar. Şoförler, “Yeni koşullarda dinlenmeye bile vaktimiz yok” diyorlar. “Bölünmüş çalışma saatlerine itiraz edip sorgulayanlara OHAL gerekçe gösteriliyor” diyen bir şoför bir günlük mesaisini anlatıyor: “Gece 03.30’da evden çıkıyoruz, sabah 05.00’te başlayacak olan mesaiye yetişmek için. 5’te başlayan mesaimiz 9’da sona eriyor. Paydos edip eve gönderilsek de günlük çalışmanın akşam bölümü için yeniden saat 15.00’te evden çıkmak zorundayız. Akşam bölümünde de saat 20.00’de biten mesai sonrası eve geri dönüşümüz en erken saat 21.00’i buluyor. Gece saat 03.30’da yeniden evden çıkacak şekilde ne kadar dinlenebilirsek artık!”
‘BİR KAMU KURULUŞUNDA YASAYA AYKIRI ÇALIŞMA’
Yürürlükteki Karayolları Trafik Yönetmeliği’nde ilgili bölümde yer alan madde 98 ise şoförlerin dinlenme saatlerini şöyle düzenliyor: “Şoförler her 24 saat içerisinde 11 saat kesintisiz dinlenecektir.” Gazi-Ulaş’taki mesai uygulamasının yasaya ne kadar uygun olduğuna dair TÜMTİS’in açıklaması ise şu şekilde: “Yasa gereği kesintisiz 11 saat dinlenmesi gereken şoför olarak çalışan işçinin aralıksız dinlendiği süreler 6 saati geçemiyor. Ve bu uygulama Gaziantep Büyükşehir Belediyesinde yapılıyor. Yani, işçiyi işten çıkarmakla tehdit edip sarı sendikaya üye olmaya zorlayan ve işçilerini yasaya aykırı bir biçimde çalıştıran bir kamu kuruluşu.”
‘BORDROLARA BAKMAK YETERLİ’
İmzalanan yeni TİS’in işçiye yansımasının ‘Hem ücret hem de sosyal haklarda gerileme’ şeklinde olduğunu belirten otobüs şoförleri “Maaş bordrolarına bakmak yeterli, hiç zam almamış gibi olduk” diyorlar. Ücretlerdeki bu gerilemenin, yemek ve benzeri ödemelerin bordroya yansıtılmamasından kaynaklandığını belirten şoförler ayrıca yeni sözleşmenin ardından gelen ‘kaza fonu’ gibi kesintilerin de bu gerilemeye neden olduğuna dikkat çekiyorlar. Ayrıca yeni sözleşmeyle ücretlerde uygulamaya koyulan “performans primi”ne de itiraz eden şoförler, “Biz yarış atı değiliz. Neye göre performans belirleyecekler? Bu şekilde işçileri de birbirine düşürüyorlar” diyorlar.
‘TÜM ÇALIŞANLARDAN ZORUNLU OLARAK KESİLİYOR’
Otobüs şoförlerinin ücretlerinden ‘kaza fonu’ adıyla 100 lira olarak kesilen ücretin, farklı oranlarda olabilmekle beraber tüm çalışanlardan da kesildiğini belirten bir şoför uygulamaya itirazını şu sözlerle anlatıyor: “Bütün kazalardan, her koşulda bizim sorumlu tutulmamız anlamına geliyor bu. Peşinen kesiliyor olması bir sorun, şoför olmayan çalışanlardan bile kesiliyor olması başka bir sorun. Gazi-Ulaş’ın fatura ettiği giderlere bakınca görüyoruz ki sadece kaza zararları değil tüm bakım, onarım giderleri de işçiden alınıyor artık.” Daha önceki iş sözleşmelerinde kaza tespitlerinin nasıl yapılacağına dair maddenin bu sözleşmede yer almadığını öğreniyoruz. TÜMTİS’in yaptığı sözleşmede kazalara dair maddede, “Sendika temsilcisinin de yer alacağı bir komisyon tarafından yapılan tespitin ancak sendika temsilcisinin de imzasıyla geçerli olabileceği” belirtilmişken, yeni sözleşmede bu madde çıkarılmış.
‘SENDİKANIN TEMSİLCİSİ AYNI ZAMANDA ŞİRKET YÖNETİCİSİ’
Öz Taşıma-İş’in imzaladığı sözleşmenin hiçbir maddesinin işçiye sorulmadığını hatırlatan işçiler, sendikanın işçilerle sadece üç kez bir araya geldiğini söylüyorlar. O toplantılarda da işçilerin sorularının yanıtlanmadığı ifade ediliyor. Sendikanın il temsilcisi olarak atanan kişinin de aynı zamanda Gazi-Ulaş’ta yönetici olduğunu söyleyen işçiler, “Müdür olarak mı konuşacağız, sendika temsilcisi olarak mı? Bu haliyle kimin çıkarlarına göre karar verecek?” diye soruyorlar. Sendikalı bir işyeri olmasına rağmen iş güvencesinden yoksun olduklarını belirten işçiler, “İşçinin arkasında duracak sağlam bir sendika olmadığında, işten çıkarılma tehdidi de devam ediyor, hakların işveren lehine gasbı da” diyor.
‘ŞİRKET YÖNETİCİLERİNİN TAVRI ARTIK ENGEL KALKTI ŞEKLİNDE’
Aynı işyerinde yedi dönemdir sözleşme yetkisini elinde bulunduran TÜMTİS yöneticileri, geçtiğimiz yıl da gazetemize yaptıkları açıklamalarda, “İşverenin türlü baskı yöntemleriyle yetkiyi yandaş bir sendikaya vermek üzere çalıştığına” dikkat çekmiş, bu durumun işçiler açısından ciddi hak kayıplarına neden olacağının altını çizmişlerdi. Bugün de bu yetki değişimini “sendikasızlaştırma” olarak niteleyen TÜMTİS Genel Başkanı Kenan Öztürk süreci şu ifadelerle değerlendirdi: “Normal bir süreçle sendika değişikliği olmadı. Çalışanlar baskı ve tehditle sendika değiştirmeye zorlandı. Bu haliyle aslında sendikasızlaştırma oldu. Söylediğimiz her şey yaşandı. Örneğin, yıllarca Gazi-Ulaş’ın esnek çalışma denemelerine izin vermedik, şimdi yasada bile olmayan esnek çalışma koşullarını sözleşmeye girdirdiler. Şirket yöneticilerinin tavrı ‘Artık engel kalktı’ biçiminde.”
‘İŞÇİLERİN 15 YILLIK KAZANIMLARI GERİYE GÖTÜRÜLDÜ’
TÜMTİS’in yetkisinin düşmesi ve Öz Taşıma-İş’in yetki almasına kadarki süreci, TÜMTİS Örgütlenme Sekreteri Muharrem Yıldırım da şu sözlerle anlatıyor: “İşveren, Gazi-Ulaş’taki kazanımlarımızın diğer belediye işçileri ile taşeron şirket işçileri tarafından örnek alınmasından ve aynı nitelikte sözleşmeler imzalanmasını talep etmelerinden büyük rahatsızlık duymaya başlamıştı. Tüm oyunları boşa çıkarılan işveren, sendikal kazanımlarımızı, sonunda başka bir sendikayı kullanarak ortadan kaldırma yoluna başvurdu.” Belediyenin değişik şirketlerinde çalışan Hak-İş’e bağlı Hizmet-İş Sendikası üyesi işçilerin Gazi-Ulaş bünyesine geçirildiğini ve bu şekilde Gazi-Ulaş işçilerinin sayısının üçe katlandığını belirten Yıldırım, “Belediye yönetimi ve Hak-İş’e bağlı Öz Taşıma-İş isimli sarı sendika tarafından önceden tezgâhlanmış bir plan çerçevesinde işçiler, Öz Taşıma-İş sendikasına üye yapılmaya başlandı. Gazi Ulaş bünyesine geçirilen Hizmet-İş üyesi işçilere de Öz Taşıma-İş’e üye olma zorunluluğu getirildi. Aksi takdirde hiçbirine işbaşı yaptırılmayacağı, tamamının işten atılacağı tehdidinde bulunuldu” dedi.
Yıldırım son olarak, Öz Taşıma-İş tarafından imzalanan TİS ile işçilerin 15 yıllık kazanımlarının geriye götürüldüğünü belirtti ve “İşverenin son oyunu, sarı sendika sayesinde başarıya ulaştı ve Gazi Ulaş işçisi kazanılmış haklarını kaybetmeye başladı. Yılların mücadelesi sonucu elde edilen kazanımları sarı sendika eliyle geri alındı” dedi.
ÖNCEKİ TİS İLE ŞİMDİKİ ARASINDAKİ FARKLAR
- Esnek çalışma uygulaması getirildi.
- 1. ve 2. yıl için yüzde 6 ve yüzde 5 de performans primi
- 45 gün olan kıdem tazminatı 30 güne düşürüldü
- Yüzde 100 olan fazla mesai zammı yüzde 60’a düşürüldü.
- Vardiya zammı, direksiyon primi ve aile yardımı kaldırıldı.
- 1000 lira olan yakacak yardımı, aylığa bölündü ve aylık 50 lira olarak belirlendi.
- Ölüm yardımları, öğrenci yardımları düşürüldü.
- Sosyal yardımlarda ikinci yıl için belirlenen artışlar sözleşmede yer almadı.
- 30 gün olan yıllık izinler kademeli hale geldi, 24 ve 19 güne düşürüldü.
Kaynak: Fatma Keskintimur/Evrensel