Gebze Şubemizin 2. Olağan Genel Kurulu 11.11.2018 tarihinde Gebze Belediyesi Kültür Merkezi’nde yapıldı. Genel Kurula, genel merkez, şube yöneticilerimiz, genel kurul delegelerimiz ve konuklarımız katıldı.
SAYGI DURUŞU, DİVAN SEÇİMİ
Açılış konuşması ile başlayan saygı duruşu ve divan seçimi ile devam eden Genel Kurulda, Divan Başkanlığını Genel Sekreter Gürel Yılmaz, Başkan Yardımcılığını Genel Eğitim Sekreteri ve İstanbul 1 No’lu Şube Başkanı Ersin Türkmen, divan üyeliklerini Merkez Yönetim Kurulu Üyesi ve Bursa Şube Başkanı Özdemir Aslan ve Mersin Şube Başkanı Savaş Gürkan yaptı.
Savaş, açlık ve yoksulluk
Açılış konuşmasını yapan Şube Başkanı Ali Rıza Atik, Genel Kurulun tüm dünyada ve ülkemizde işçilerin haklarına yönelik yoğun saldırıların yaşandığı, Ortadoğu’nun birçok bölgesinde, Suriye, Afganistan ve Yemen’de emperyalistlerin kendi çıkarları için halkları birbirine boğazlattığı, savaşlar nedeniyle emekçilerin açlık ve yoksulluğa sürüklendiği bir dönemde toplandığını dile getirdi.
Ülkemizde emekçilerin içinde bulunduğu duruma değinen Atik, ‘Türkiye çağ atlıyor, büyüyor’ söylemlerine karşın işçilerin ekonomik durumunda bir gelişme olmadığını, söylenin aksine kazanımlarının tehdit altına girdiğini, 1936 yılında kazanılan ve geliştirilerek günümüze kadar getirilen Kıdem Tazminatı hakkının yine hedefte konulduğunu ve işçilerin bu hakkına mutlaka sahip çıkılması gerektiğinin altını çizdi. Devam eden özelleştirme ve taşeron uygulaması nedeniyle sendikalaşmanın engellendiğini belirten Atik, sendikal yetki davalarının uzun süre sonuçlanamadığını dile getirdi.
Krizi emekçiler yaratmadı
İzlenen politikalar sonucunda ülke ekonomisinin kriz sürecine girdiğini vurgulayan Atik, emekçilerin rolünün olmadığı bir krizin faturasını ödemeye zorlanamayacağını ifade etti. “Enflasyon yüzde 25’leri dayanmıştır, bunun yükünü de emekçiye yıkıyorlar. Emeğiyle geçinen işçinin başka geliri yoktur” diyen Atik, ücretlerin güçlendirilmesi gerektiğini belirtti.
Bugün gelinen süreçte örgütlü gücünü yeterince ortaya koyamamasından dolayı işçilerin ve sendikaların ‘iğneyi kendine batırması gerektiğini’ belirten Atik, “Bir avuç kumu alıp cama fırlattığınızda kum gider cam kalır ama kumu beze sarıp attığınızda cam gider kum kalır. Biz işçiler de gücümüzü birleştirdiğimizde çok şeyi değiştirebiliriz” dedi.
İş kolumuzda durum ve yeni örgütlenme
Dağınık durumdaki taşımacılık iş kolunda örgütlenme zorluklarına rağmen sendikamızın Aras Kargo, DHL Express gibi önemli iki firmada daha örgütlenme çalışmasını tamamlayarak toplu sözleşme sürecine taşıdığını belirten Ali Rıza Atik, bu süreçte göstermiş oldukları destek ve dayanışmadan dolayı üyelere teşekkür etti. “Sendikal örgütlenmemiz kolay olmadı, her kademeden arkadaşımızın katkısıyla, sendikamızın doğru önderliğiyle toplu sözleşme aşamasına geldik” diyen Atik, iş kolunda çalışan ve henüz sendika üyesi olmayan işçilerin de sendikaya kazandırılması gerektiğini belirtti ve sendikamızın yeni dönemde de işçilerin hak ve çıkarlarını koruma mücadelesini sürdüreceğini ifade etti.
GENEL BAŞKANIN KONUŞMASI
Genel Başkanımız Kenan Öztürk kongrede yaptığı konuşmada, dünyada ve ülkemizde emekçilerin durumu ve sendikamızın gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Dünyada ve ülkemizde emekçilerin durumu
İçinde bulunulan sürecin emekçiler açısından pek çok sorun barındırdığını belirten Başkan Öztürk, savaş nedeniyle Suriye’de 400 bin insanın yaşamını yitirdiğini 6 milyon insanın yurdunu terk etmek zorunda kaldığını 3,5 milyon Suriyelinin de Türkiye’ye sığındığını ve Suriyeli emekçilerin zor koşullarda yaşam mücadelesi verdiğini dile getirdi; ölümlere ve yıkımlara yol açan bu savaşın emperyalistler arası paylaşım savaşı olduğunu ve dünyanın neresinde olursa olsun emekçilerin savaşa karşı barışı ve kardeşliği savunmak zorunluluğunda olduğunun altını çizdi.
“Keşke iyi şeyler konuşabilseydik ama her gün biraz daha kötüye doğru gidiyoruz” diyen Başkan Öztürk konuşmasını şu sözlerle sürdürdü; “Yönetenler kabul etmese de ülkemizde bir kriz var ve biz bunu dışa vuran işsizlikten, katlanan faturalardan, iş cinayetlerinden görüyoruz. Konkordato ilan eden şirket sayısı 3 bini geçti, bir ayda bin’i aşkın şirket kapandı. Birçok işletmede işçiler ücretsiz izine çıkartılıyor ve işverenler ekonomik durumu gerekçe göstererek sıfır zam dayatmasında bulunuyorlar.”
Özelleştirmeler, bağımlı ekonomi
Bu duruma kendiliğinden gelinmediğini, üretime dayalı bir ekonomi politikasının izlenmemesi, kamuya ait kuruluşların özelleştirilmesi sonucunda gelindiğini, özelleştirmelerin de ‘özel sektör yatırım yapacak’ şeklinde halka lanse edildiğini ancak gelinen aşamada durumun böyle olmadığının ortaya çıktığını belirten Başkan Öztürk konuşmasını şu sözlerle sürdürdü;
“Türkiye tarım ve hayvancılıkta kendi yeten ülke ilken bugün Bulgaristan’dan saman ve buğday ithal eder duruma geldi. Sadece 2017 yılı içerisinde buğday ithalatına 1 milyon dolar harcandı. Yine, ülkenin en önemli üretim fabrikaları özelleştirildi. Ülkenin kağıt ihtiyacını karşılayan SEKA özelleştirildiğinde ve sendikalar buna karşı çıktığında ‘yatırım yapılacak, ekonomi büyüyecek’ denildi ancak özelleştirmesi yapıldıktan sonra yerine lüks konutlar ve AVM’ler yapıldı. Türkiye, kağıt üretiminde kendine yeten bir ülke iken dışa bağımlı hale geldi, bugün artan döviz kuru ile birlikte dergi ve gazeteler basılamaz duruma geldi, kırtasiye ürünleri yüzde 40 zamlandı.”
Özelleştirmeler halkın yararına değil
Diğer bir özelleştirme örneğinin Türk-Telekom’da yaşandığını, bu dönemde stratejik bir kurum olması dolayısıyla bir kısım basının özelleştirmeye karşı çıkanları ‘hainlikle’ suçladığını aktaran Başkan Öztürk, “Bugün gelinen süreçte anlaşıldı bu özelleştirmelerin halka bir faydası olmamıştır. Türk-Telekom’u satın alan yabancı şirket tek kuruş getirmediği gibi krediyle devleti borçlandırmış şimdi halkın sırtından ödenmektedir bu borç. TÜPRAŞ, PETKİM, limanlar özelleştirildi ve sonuçta ekonominin geldiği yer burası oldu. Biz betona yatırım yaptık ama üretim yok ortada. Sadece betona yatırım yaparsanız geleceğiniz olmaz. Hasta garantili, araç garantili, yolcu garantili bir ‘büyüme’ ile ekonominin düzelmesinin imkanı yoktur”
Krizin faturasını emekçiye ödetiyorlar
Her kriz döneminde olduğu gibi sermeyenin bu kriz döneminde de faturayı emekçilere yıkmak istediğini, işverenlerin sürekli ‘reform’ çağrısı yaptığını, bununla da çalışma yaşamının kuralsız ve daha ağır hale getirmeyi hedeflediklerini belirten Başkan Öztürk, “Zorunlu arabuluculukla ilgili işveren tarafı ‘hükümetimizle görüşüp çözdük, artık mahkemeler olmayacak’ yönlü açıklamalar yapmıştı. İşten atılan işçi bugün arabulucuya gitmeden dava açamıyor, işsiz kalmış ve geçinme sıkıntısı yaşayan bir işçi arabulucuya gidince ya düşük bir meblağa anlaşıyor ya da tazminatının yarısını almayı kabul ederek masadan kalkıyor” dedi.
Son kale; Kıdem Tazminatı
İşçilerin en önemli kazanımlarından olan kıdem tazminatı hakkının da gasp edileceğinin sinyallerinin verildiğini belirten Başkan Öztürk, “İşçilerin elinde kalan son kazanımı olan Kıdem Tazminatını Fon’a devretme planı ısıtılarak sürekli önümüze getirildi ancak işçilerin tepkisinden çekinerek geri adım atıldı. Hükümet bugün son bir yıllık programına kıdem tazminatı hakkını gasp etmeyi koymuştur. ‘Taraflarla görüşmeye çalışıyoruz’, ‘Artık bir yıl bile çalışan işçi kıdem tazminatı alacak’ deniliyor. Eğer bir günlük işçinin kıdem tazminatını almasını istiyorlarsa küçük bir düzenleme yapmaları yeterlidir. Kanunda yapacakları bir düzenlemeyle ‘1 yılı doldurma şartı’ ortadan kaldırılırsa işçi, senesini doldurmadan da kıdem tazminatı alabilir. Ama bu işin reklam kısmıdır, asıl mesele bu değil, asıl mesele kıdem tazminatını gasp etmektir.”
“Kıdem tazminatında ne fon’u ne de süreyi tartışırız” diyen Başkan Öztürk, Türk-İş Genel Kurulunun kıdem tazminatına dokunulmasının grev sebebi sayılacağı şeklindeki kararını da hatırlatarak, birlikte mücadelenin altını çizdi.
Örgütlenme özgürlüğü
Baraj sistemi, işverene tanınan çoğunluk itirazları, işten çıkarma gibi örgütlenme önündeki engeller nedeniyle Türkiye’de sendikalaşma oranının düşük olduğunu, işçilerin sadece yüzde 12’sinin sendikalı olduğunu aktaran Başkan Öztürk, örgütlenme önünde engel oluşturan anti demokratik yasaların yeniden düzenlenmesi gerektiğini söyledi.
Sendikaya üye olma, gösteri ve ifade özgürlüğünün demokrasinin olmazsa olmazlarından olduğunu vurgulayan Başkan Öztürk, bugün demokratik hakların kısıtlandığını, Ankara şube yöneticilerimize sendikacılık faaliyeti nedeniyle hapis cezası verildiğini, anti-demokratik uygulamaların son örneğinin 3. Havalimanı’nda yaşandığını, burada işçilerin en insani taleplerinin zorbalıkla bastırıldığını söyledi.
Benzer bir durumun Gaziantep’te Babacanlar Kargo işçilerin darbedilerek işten çıkarılması şeklinde yaşandığını, buna ilişkin yapılan basın açıklaması hakkında ise soruşturma açıldığını aktaran Başkan Öztürk, “Babacanlar Kargo iş yerinde darbedilerek işten çıkarılan arkadaşlarımızın durumuyla ilgili yaptığımız açıklama ile ilgili soruşturma açıldı, ‘toplantı ve gösteri yasasına muhalefetten’ dolayı hakkımızda dava açıldı. Arkadaşlarımız darbedilerek işten çıkarılmış ve biz buna sesimizi çıkardığımız için yargılanıyorsak buna demokrasi demek mümkün değil” diye konuştu.
Sendikamızın gündemi
Grev ve gösteri yasakları, Ankara şube başkanımızın içinde bulunduğu 14 şube yöneticimize verilen hapis cezaları, uzun süren sendikal yetki davaları ve hantal mahkeme süreçlerine değinen Başkan Öztürk, tüm bu engellere rağmen sendikamızın örgütlenmesini kararlılıkla sürdürdüğünü ve sektörün geneli açısından öneme sahip Aras Kargo, DHL Express ve Me-Par Nakliyat işyerlerinde toplu sözleşme aşamasına gelindiğini ifade etti.
Toplu sözleşme sürecinin başarıyla ve işçilerin talepleri doğrultusunda bağıtlanması, DHL Express’te işten atılan ve bir yılı aşkın süredir işyeri önünde direnişini sürdüren işçilerin işe alınması konusunda da sendikamızın mücadelesini sürdüreceğini belirten Başkan Özütrk, zorlu örgütlenme sürecinde göstermiş oldukları sabır ve kararlı tutumundan dolayı DHL Express, Aras Kargo, Me-Par işçilerine; bu işyerlerinin örgütlenmesinde sergiledikleri destek ve dayanışmadan dolayı da tüm üyelere teşekkür etti.
Kargolarda örgütlenmeyi büyütmeliyiz
Kargo sektöründe kölelik koşullarına son vermek için, ücretleri insanca yaşanabilir bir seviyeye getirmek, işçilerin ekonomik ve sosyal haklarını geliştirmek ve kazanımlarını artırmak için sendikal örgütlenmenin hayati önemde olduğunu ve sendikal örgütlenmenin sektörün geneline yayılması gerektiğini belirten Başkan Öztürk “Sermaye çok acımasız ve bizim bunun karşısında sendikadan başka seçeneğimiz yok. Sizler omuz verdikçe haklarınız daha gelişir. Tüm arkadaşlar birliğini bozmadan sendikası etrafında kenetlenmeli, önümüzdeki dönem önüne koyduğu hedeflere göre hareket etmeli ve yeni işyerlerinin örgütlenmesine destek vermelidir” diye konuştu.
Genel Başkan Kenan Öztürk, genel kurula başarı dileyerek konuşmasını tamamladı.
KONUKLARIN KONUŞMALARI
Daha sonra konuklarımız ve delegelerimiz söz alarak genel kurulu selamladı.
Emekçilerin talepleri
Türk-İş Bölge Temsilcisi ve Türk Metal Kocaeli Şube Başkanı Yakup Yıldız kongrede yaptığı konuşmada, çalışma yaşamı gündemine değindi. Bölgemizde ve uluslararası alanda yaşanan gelişmeler nedeniyle çalışma yaşamına ilişkin birçok konunun dikkatlerden kaçtığını, hayat pahalığı ve gıda giderlerindeki artışlar nedeniyle emekçilerin ay sonunu getiremediğini, aile bütçesini yaratmak için bankalara borçlandığını söyledi.
Kriz dönemlerinde işverenlere her türlü desteğin sağlandığını ancak emekçilerin sorunlarının göz ardı edildiğini, ülkemizde açlık ve yoksulluk sınırının artış göstermeye devem ettiğini 2018 için belirlenen 1603 TL tutarındaki asgari ücretinse bu rakamların gerisinde kaldığını belirten Yakup Yıldız konuşmasını şu sözlerle sürdürdü;
“Bizler çalışan kesim olarak insanca yaşamak için adaletli bir asgari ücret istiyoruz. Ülkede yaşanan vergi adaletsizliğine son verilmesini, vergi yükünün azaltılmasını, KHK ile kadroya geçen 700’e yakın çalışanın sözleşme şartının yeniden revize edilmesini, geçmişten günümüze bizlere emanet edilen kıdem tazminatına dokunulmamasını istiyoruz. İşsizlik sigorta kanunun sağlıklı bir yapıya kavuşturulmasını, elimizden alınan emeklilik hakkımızı geri istiyoruz. İş kazalarının olmadığı, sağlıklı iş güvenliği koşullarında çalışmak, gelecek kaygısı duymadan çocuklarımızı okutmak istiyoruz. Bizler, alın terinin baş tacı edildiği, özgürce örgütleneceğimiz hak ve adaletin egemen olduğu bir ülke istiyoruz.”
Sendikal birliğin önemi
Gebze Sendikalar Birliği Sözcüsü Petrol-İş Gebze Şube Başkanı Süleyman Akyüz yaptığı konuşmada, çalışama yaşamında karşı karşıya bulunulan sorunlar ve ekonomide yaşanan krizin etkilerinden söz etti.
Alınan tedbirlerin emekçilerin ekmeğini kısıtlamaya dönük olduğunu, kıdem tazminatı hakkının da bu kapsamda yok edilmek istendiğini vurgulayan Akyüz, “Kıdem tazminatı bize emanet edildi, bu emanete ihanet etmeyeceğiz. Aldığımız bu emaneti daha iyi bir şekilde geliştirerek çocuklarımıza teslim etmezsek çocuklarımız tarafından yargılanacağız” dedi. Birlikte mücadele vurgusu yapan Akyüz, Gebze’de 1989 yılından bu yana faaliyet sürdüren Gebze Sendikalar Birliği’nin farklılıklara rağmen ortak paydada birleştiğini ve bu bağlamda örnek alınması gereken bir platform olduğunu söyledi.
DELEGELERİN KONUŞMALARI
Cemallettin Apa, beş yıl önce Aras Kargo’da başlatılan örgütlenme sürecinden bahsetti, toplu sözleşme sürecine mücadele ile gelindiğini belirterek tüm işçilere ve sendikaya desteğinden dolayı teşekkür etti.
Aras Kargo Kocaeli Kurumsal Şubesinde 4 yıl önce işbaşı yaptığını, daha önce çalıştığı işyerlerinde de sendikal tecrübesinin olduğunu belirten Yılmaz Güney de “Arkadaşlarıma tavsiyem, her zaman okuyalım, okudukça öğreneceğiz, sorgulayacağız ve diğer arkadaşlarımızı aydınlatacağız” dedi.
Ergündüz Akdemir de Aras Kargo’da kararlı mücadele ve sendikanın doğru önderliği sayesinde sendikalaştıklarını belirterek bu birliğin korunması gerektiğini ifade etti. Ferhan Çapar da konuşmasında UPS Kargo’da sendika öncesi ve sonrası koşullara değinerek “Her şey şeflerimizin iki dudağı arasındaydı ancak şimdi birleştik, kazanımlarımızı elde ettik” dedi.
Özgür Özdoğan DHL Lojistik’te yaşanan örgütlenme sürecinden ve sendikal kazanımlardan söz etti. Sendika ile birlikte ücret zammı, iş güvencesi, söz hakkı elde edildiğini belirten Özdoğan, sendikamızın diğer kargo firmalarında örgütlenmesini olumlu ve mutlulukla karşıladıklarını söyledi.
Erhan Şur da yaptığı konuşmada taşeron çalışmanın handikaplarından ve sendikanın öneminden bahsederken, Mehmet Murat Genç de sendikanın iş yerine gelmesi ile girilen süreçten bahsetti.
Nazım Apa da yaptığı konuşmada, Aras Kargo’da örgütlenme sürecinden bahsetti ve birlikte mücadelenin önemini dile getirdi. Murat Gün de çalışma koşullarının zorluğundan ve sendikal desteğin öneminden bahsetti. “Her zaman kaybettik sendika ile birlikte kazanmaya başladık” diyen Kenan Küçükbakar da sendikanın önemine vurgu yaptı.
“Biz bugüne kadar örgütsüz çalmaya razı olduk ama arkıt bilinçlendik, bundan sonra da bunun önemini diğer örgütsüz işyerlerine yaymalıyız” diyen Ali Şükür de sendikal bilincin önemine değindi. Özgen Turan da yeni döneme ilişkin temennilerini dile getirdi.
Örgütlüyseniz Varsınız
Şube Sekreteri Şener Yücel de yaptığı konuşmada, 2012’de DHL Lojistik işyerinde çalışırken sendika ile tanıştığını ve daha sonra yöneticisi olduğu sendikadan çok şey öğrendiğini söyledi. Şimdi sendikanın yeni işyerlerini bünyesine katarak büyüdüğünü ve bu örgütlenmesinde büyük bir çaba gösterdiğini belirten Yücel, örgütlü gücün öneminin altını çizdi.
Kılıçdoğan’ın mesajı okundu
Genel Kurul’da Nurettin Kılıçdoğan’ın mesajı okundu. Tutuklu bulunduğu Kırıkkale Cezaevi’nden gönderdiği mesajla genel kurula başarı dileyen Kılıçdoğan’ın mesajı salonda alkışlarla karşılandı.
Seçimler yapıldı, şube yönetimi belirlendi
Daha sonra seçimlere geçildi ve yeni yönetim belirlendi. Yapılan seçimlerde Ali Rıza Atik yeniden Şube Başkanı seçildi. Şube Sekreteri Özgen Turan, Şube Mali Sekreteri Güngör Şahin oldu. Şube Yönetim Kuruluna Hümmet Aşkın, Ömer Bilgin; Şube Denetleme Kuruluna Birol Ergin, Ferhan Çapar, Muharrem Keten;Şube Disiplin Kuruluna Bilal Genç, Gökhan Yüksel ve Seçkin Özer getirildi.
Gebze Şube 2. Olağan Genel Kurulundan kareler (fotoğrafları büyütmek için üzerine tıklayınız)