KADINA YÖNELİK ŞİDDETE HAYIR!

  

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Dayanışma ve Mücadele Günü, kadına yönelik şiddete karşı toplumsal farkındalık oluşturmak amacıyla, Birleşmiş Milletler tarafından ilan edilen bir gündür. 25 Kasım’ın tüm dünyada bu içerikte ele alınmasının nedeni 1960 yılında Dominik Cumhuriyeti’nde cinsel şiddet sonucu öldürülen üç kız kardeşin mücadelesine dayanır. Ülkesindeki baskıcı rejime karşı mücadele veren Mirabel Kardeşlerin mücadelesi, kadın mücadelelerine ilham vermiştir.

Kadına yönelik şiddet, dünyada en yaygın insan hakkı ihlallerinden biri olmaya devam ediyor. Pandeminin, ekonomik krizin neden olduğu derin yoksulluk ve güvencesizlik koşullarında kadına yönelik şiddet artış gösteriyor. Dünyada her üç kadından biri evde, sokakta veya çalıştığı işyerinde şiddete uğruyor. Her yıl binlercesi cinsel saldırı veya fiziksel şiddet sonucu yaşamını yitiriyor.

Ülkemizde de kadına yönelik şiddet her geçen gün artarak devam ediyor. Veriler, son 10 yılda kadına yönelik şiddetin yüzde 25 oranında arttığını, şiddet gören kadınların büyük çoğunluğunun korunma başvurusuna rağmen korunmadığını gösteriyor. Buna rağmen Türkiye 20 Mart 2021’de Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin İstanbul Sözleşmesi’nden çekildi.

Kadına yönelik şiddet ve ayrımcılık, çalışma yaşamının en temel sorunlarından birini oluşturuyor. Kadın emeğinin kayıtdışı istihdamı, kadın ve çocukları güvencesiz bir alana itiyor. Türkiye’de 2022 yılında 90 kadın işçi, iş cinayetleri sonucu yaşamını yitirmiştir. Verilere göre, çalışma yaşındaki 32,7 milyon kadından sadece 6,1 milyonu kayıtlı ve tam zamanlı olarak çalışıyor.

İşyerinde şiddet ve cinsel taciz, temel bir hak olan çalışma hakkını da ihlal ediyor. Kadına yönelik ruhsal ve fiziksel güç kullanılarak uygulanan şiddetin yanında, yıldırma amaçlı yapılan mobbing, işyerinde şiddet türlerinin başında geliyor. Bu nedenle, kadına yönelik şiddet ve taciz konusunda kapsamlı bir metin oluşturan ILO 190 sayılı sözleşmenin ülkemizde de kabul edilmesi ve etkin kılınması için verilen mücadele önem taşıyor.

Evde, sokakta ve işyerinde kadına yönelik şiddetin son bulması, çalışma yaşamında eşit, adil ve güvenli bir ortamın sağlanması; kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda en kapsamlı uluslararası belge olan İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden yürürlüğe girmesi için mücadele etmeye devam edeceğiz.

Güvenceli iş, şiddetsiz bir yaşam istiyoruz! Evde, sokakta, işyerinde şiddete hayır!