İşçi alacaklarının hesaplanmasında kullanılan yasal faiz oranı 19 yıl aradan sonra yüzde 9’dan yüzde 24’e çıkarıldı. Faiz oranının çok yetersiz olduğunu belirten Avukat Özveri, “Açık bir sınıfsal tercihtir. İşçinin parası pula dönüyor” dedi.
Resmi Gazete’nin dünkü sayısında yayımlanan 8485 sayılı kararla Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin kanunun 1’inci maddesinde düzenlenen kanuni faiz oranı yüzde 9’dan yüzde 24’e çıkarıldı. İşçi, emekçi alacaklarının hesaplanmasında kullanılan faiz oranı, Merkez Bankası’nın 21 Mart’ta yüzde 50’ye yükselttiği politika faizinin yarısı kadar bile değil. Avukat Murat Özveri, özellikle işe iade davalarında kullanılan yasal faiz oranına yapılan artışı BirGün’e değerlendirdi.
Resmi Gazete’nin dünkü sayısında yayımlanan 8485 sayılı kararla Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin kanunun 1’inci maddesinde düzenlenen kanuni faiz oranı yüzde 9’dan yüzde 24’e çıkarıldı. İşçi, emekçi alacaklarının hesaplanmasında kullanılan faiz oranı, Merkez Bankası’nın 21 Mart’ta yüzde 50’ye yükselttiği politika faizinin yarısı kadar bile değil. Avukat Murat Özveri, özellikle işe iade davalarında kullanılan yasal faiz oranına yapılan artışı BirGün’e değerlendirdi.
AÇIK BİR SINIFSAL TERCİH
Gecikmeli olarak yapılan artışın hâlâ oldukça yetersiz olduğunu kaydeden Özveri, yıllarca yüzde 9’da tutulan yasal faiz oranının işçiyi yoksullaştıran politikalardan biri olduğunu söyledi. İşverenlerin bu tarz politikalar aracılığıyla işçinin maaşını budadıklarını belirten Özveri, pek çok işçinin yaşadığı hak kaybını şöyle örnekledi: “2013 yılında kıdem tazminatı 20 bin lira olan bir işçi vardı. O günkü bu meblağı mevcut enflasyonla ele alırsanız 350 bin lira, TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranıyla ele alırsanız 148 bin lira ödeme yapmanız gerekir işçiye. Ancak yüzde 9 oranındaki yasal faizle beraber bugün 68 bin lira geçti işçinin eline. İşçi de diyor ki ‘Benim 2013 yılında aldığım ücret asgari ücretin 7 katıydı, şimdi 2 katına yetmiyor.’ İşverenler işçinin parasını ödemeyi yıllara yayıyorlar, bu süre içinde de işçinin parası pula dönüşüyor, haliyle işverenin kendi borcu da aşağı düşüyor. Arabulucu görüşmelerinde bugün 10 üzerinden verdiğimizi yarın 100 üzerinden veririz nasıl olsa diye hesaplama yapıp işçinin parasını bugünden budamaya başlıyorlar.”
Dr. Özveri işçinin alacağının, en yüksek işletme kredisi faizi üzerinden tesis edilmesi gerektiğini söyledi. Mevcut kanunun işçinin cebinden sermayeye kaynak sağlamanın bir yolu olduğunu belirten Özveri, “Yasal faiz oranının yüzde 9 üzerinden hesaplanması işverene, işçinin parasını ucuz kredi olarak kullanma imkânı sunuyordu, güncellenen yüzde 24 oranı da bundan çok farksız değil. Gelen zam oldukça geç kalınmış bir zam ancak kesinlikle çok yetersiz. Yasal faizi yüzde 24 gibi bir oran üzerinden hesaplamak açık bir sınıfsal tercihtir. İşçinin cebinden sermayeye kaynak sağlamanın yollarından biri nasıl ki enflasyon ise diğeri de budur” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Birgün