Sendikamız yaptığı basın açıklaması ile İBB’ye bağlı İGDAŞ’ın alt işvereni Bilginay Şirketini, sendika hakkına saygı göstermeye çağırdı. Taşeron şirket Bilginay’da örgütlenme çalışması yapan sendikamız çoğunluk tespiti sağlamıştı ancak işveren, çoğunluk tespitimize karşı itiraz davası açmıştı.
İstanbul Eyüpsultan’da bulunan İGDAŞ Genel Müdürlüğü önünde düzenlenen basın açıklaması Genel Mali Sekreterimiz Seyfi Erez, İstanbul 1 No’lu Şube Başkanımız Ersin Türkmen, İstanbul ve Gebze şube yöneticilerimiz, Bilginay’da çalışan üyelerimiz ile örgütlü olduğumuz İstanbul ve Gebze Şubemize bağlı kargo ve ambar işyerlerinden üyelerimizin katılımıyla gerçekleşti.
Basın açıklamasını İstanbul Şube Başkanımız Ersin Türkmen okudu. Türkmen yaptığı açıklamada, “Bilginay işçileri, tüm engellemelere rağmen, 3 yılı aşkın süredir sabırla bu sürecin tamamlanmasını beklemektedirler. İGDAŞ ve Bilginay şirketi, işçilerin bu sabrını yanlış yorumlamamalı, sabır taşını çatlatmamalıdır. Üç yıldan fazla süredir itiraz davalarıyla işçilerin sabrını sınayan bu haksızlığa ve hukuksuzluğa bir an önce son verilmelidir. Çoğunluk tespitimize yapılan itiraz geri çekilmelidir” dedi.
BİLGİNAY’DA ÖRGÜTLENME SÜRECİ
İstanbul Büyükşehir Belediyesi gaz dağıtım şirketi İGDAŞ’ta, yıllardan beri şoförlük yapan ancak taşeron kadrosunda olmaları dolayısıyla diğer işçilerle aynı haklardan yararlanamayan Bilginay işçileri, Anayasal hakkını kullanarak sendikamızda örgütlendiler. Sendikamız, Çalışma Bakanlığının 22.03.2024 tarihli yazısıyla Bilginay işyerinde çoğunluk tespitini sağladı.
Bilginay işçileri, daha önce Flora isimli taşeron şirketin kadrosundayken de sendikamız yasal çoğunluğu sağlamıştı. Ancak Flora işvereni, çoğunluk tespitimize karşı itiraz davası açmıştı. İşverenin yaptığı itiraz nedeniyle yaklaşık 3 yıl süren bir hukuk mücadelesiyle davaların tamamını kazanmış ve toplu sözleşme yetkisini almıştık. Ancak, TİS (Toplu İş Sözleşmesi) yetkimizin kesinleşmesinden sonra İGDAŞ, şoförlük hizmetlerini yeniden ihaleye çıkardı, bu kez Bilginay isimli şirkete devretti.
Konu ile ilgili bilgi veren Şube Başkanımız Ersin Türkmen şunları ifade etti;
“Flora şirketi için yapılan ve Yargıtay tarafından da onaylanan çoğunluk tespitine ve Çalışma Bakanlığı’nın ikinci kez yaptığı tespite rağmen Bilginay Şirketi, tıpkı Flora şirketi gibi haksız ve hukuksuz bir şekilde, kanunun verdiği hakkı kötüye kullanarak bir kez daha çoğunluk tespitimize karşı itiraz davası açmıştır. Dava, Ankara 4. İş Mahkemesi’nde devam etmektedir.
Bilginay işvereni, yasalardaki boşluklardan faydalanarak çoğunluk tespitine itiraz etmiştir. İşveren, bu yolla TİS sürecini uzatmak, haksız itirazlarla işçilerin sendikal haklarını engellemek, toplu sözleşme haklarını ellerinden almak istemektedir.”
Taşeronların genelinde benzer bir durum yaşandığını, işveren itirazları ve uzun süren mahkemeler nedeniyle işçilerin sendika ve toplu sözleşme yapma haklarının engellendiğini aktaran Türkmen açıklamasını şu sözlerle sürdürdü;
“Belediyenin personel taşımacılığı ve araç kiralama işini yapan Belediye taşeron şirketi Platform işyerinde de benzer bir durumla karşı karşıya bulunmaktayız. Bu işyerinde de sendikamız çoğunluk yetkisi almıştır. Ancak işveren, çoğunluk tespitine karşı itiraz davası açmıştır. İşveren itirazı nedeniyle Platform işçilerinin de toplu sözleşme hakları engellenmek istenmektedir. Üstelik, Platform işçileri de tıpkı Bilginay’da olduğu gibi Belediye işçileriyle aynı işi yapmaktadırlar ancak aynı haklardan faydalanamamaktadırlar.”
BİLGİNAY İŞÇİLERİNİN SABRI YANLIŞ YORUMLANMAMALIDIR
‘Bu gidişata dur diyoruz. Sendika ve toplu sözleşme Bilginay işçilerinin de hakkıdır. İtirazınızı geri çekin’ diye seslenen Türkmen konuşmasını şu sözlerle sürdürdü;
“Bilginay işçileri, tüm engellemelere rağmen, 3 yılı aşkın süredir sabırla bu sürecin tamamlanmasını beklemektedirler. İGDAŞ ve Bilginay şirketi, işçilerin bu sabrını yanlış yorumlamamalı, sabır taşını çatlatmamalıdır. Üç yıldan fazla süredir itiraz davalarıyla işçilerin sabrını sınayan bu haksızlığa ve hukuksuzluğa bir an önce son verilmelidir. Çoğunluk tespitimize yapılan itiraz geri çekilmelidir.”
BELEDİYE YÖNETİMİ SESSİZ KALMAMALI, TAŞERONA KADRO SAĞLANMALI
İtiraz davalarının geri çekilmesi için Belediye Yönetiminden, ilgili mevzuatlar dâhilinde konuya müdahil olmaları çağrısında bulunan Türkmen, “Sendikal hakların engellenmesine sessiz kalınmamalıdır. İşçilerin toplu sözleşme haklarına kavuşmalarının önü bir an önce açılmalıdır. Bunun için de işverenin itirazını geri çekmesi, taşerondaki işçilerin sürekli kadroya alınması konusunda adım atılmalıdır” dedi.
İTİRAZ GERİ ÇEKİLMELİDİR
Taşeron işçilerin de tıpkı diğer belediye işçileri gibi aynı işyerinde aynı işi yaptıklarını belirten Türkmen talepleri şöyle sıraladı; “Taşeronda çalışan işçilere üvey evlat muamelesi yapılmaktan vazgeçilmelidir. Çalışma saatleri, ücretleri, sendikal ve sosyal hakları bakımından kadrolu işçilerle aynı seviyeye getirilmelidir.
Nitekim, Bilginay’da işçiler, sefalet düzeyinde bir ücretle çalışmaktadırlar. Ücretleri, vergi kesintisinden sonra açlık sınırı seviyesine kadar inmektedir.
Taşeron şirket Bilginay’ın sırf TİS imzalamaktan kaçınmak amacıyla yaptığı haksız ve hukuksuz itirazlarına, mahkemeleri kullanarak süreci uzatmaya çalışmasına duyarsız ve sessiz kalınmamalı, itiraz davası geri çektirilmeli ve bir an önce TİS görüşmelerine başlanması sağlamalıdır.”
Bilginay işçilerinin yanında olunacağını belirten Türkmen, “Bilginay işçileri, sendika, toplu sözleşme, kadroya geçirilene kadar mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz” dedi.
Basın açıklamasında “Sendika Anayasal Haktır Engellenemez, Bilginay’da yapılan itiraz geri çekilsin” yazılı pankart ile “Taşeron kölesi olmayacağız”, “İnsanca yaşam için insanca ücret istiyoruz” yazılı dövizler taşındı.
