TÜMTİS Genel Başkanı Kenan Öztürk: 20 Ekim mitingi final olmayacak

TÜMTİS Genel Başkanı Kenan Öztürk, talepler için “Biz geliyoruz” dedikleri bir miting yapacaklarını belirterek, “Hedef sadece miting yapmak değil, hedef taleplerin gerçekleştirilmesi” dedi.

Türk-İş’in 20 Ekim’de Ankara’da yapacağı miting öncesi konfederasyona bağlı sendikaların mitinge katılım çağrısı da sürüyor. Tüm Taşıma İşçileri Sendikası (TÜMTİS) Genel Başkanı Kenan Öztürk, mitinge katılımın yaygınlaştırılması ve tüm işçileri kapsaması için çağrılarını sürdürdüklerini söylerken, miting sonrası mücadelenin de süreceği mesajını verdi. Öztürk, “Bu miting, kendimizi gösterip taleplerimizi ifade ettiğimiz, ‘Biz geliyoruz’ dediğimiz bir alan olacak. Miting alanı ‘Bugün buradayız, gerekirse yarın başka yerlerde oluruz’ mesajını vermeli, bu gücü göstereceğimiz bir meydan yeri olmalı” diye çağrı yaptı. 20 Ekim’deki mitingin final olmayacağını dile getiren Öztürk, “Bizim taleplerimiz gerçekleşene kadar, hükümet bu sorunlarımızla ilgili somut bir adım atana kadar eylemlerin devam etmesi başkanlar kurulunda ortak irade oldu” dedi.

“SALDIRILARIN ARTTIĞI DÖNEMDE BU MİTİNG ÖNEMLİ”

OVP kapsamında başta kıdem tazminatı, emeklilik ve güvenceli çalışma olmak üzere işçilerin haklarına yönelik saldırıları hatırlatan TÜMTİS Genel Başkanı Kenan Öztürk, “İşçilerin kazanımlarını bir bütün olarak kaybettiği, yoksulluğun her gün daha da derinleştiği, orta vadeli prrogram (OVP) ile elimizdeki kırıntıların dahi alınmaya çalışıldığı bir dönemde, bu mitingi çok önemsiyoruz. Uzun yıllardan beri ilk defa böyle bir miting kararı alındı, aslında biraz da geç kalındı. Saldırıların bu denli arttığı, insanların, emekçilerin bu kadar yoksullukla cebelleştiği bir dönemde bu miting çok önem arz ediyor. Çünkü sermayenin saldırıları durmuyor. Bu yüzden emeğiyle geçinenleri, bu gidişattan rahatsız olan bütün emekçileri bu meydana bekliyoruz” dedi.

“VARDİYA VARDİYA İŞÇİLERE ÇAĞRI YAPIYORUZ”

Hazırlıkları kapsamında, örgütlü oldukları pek çok ilde otobüsler tuttuklarını, vardiya vardiya işçilere mitinge katılım çağrısı yaptıklarını, pek çok iş yerinde toplantılar düzenlediklerini belirten Öztürk, şöyle devam etti: “Asgari ücret sefalet ücreti oldu. Milyonlarca işçi açlık sınırının altındaki asgari ücretle yaşamını sürdürmeye çalışıyor. İmzalanan toplu sözleşmelerin bir anlamı kalmadı. Vergideki adaletsizliği her gün yaşıyoruz. İşçiler maaşının üçte birini vergi olarak ödüyor. Öte yandan milyarlarca liralık ihale alan müteahhitlerden vergi alınmıyor. Biz ekonomik krizin faturasının emekçilere, işçilere kesilmesini kabul etmiyoruz. Ek zam, insanca yaşanacak ücret, vergide adalet istiyoruz. Dolayısıyla bu sadece sendikalı işçiyi ilgilendiren bir miting değil. Bugün sefaletle boğuşan emeklileri, asgari ücretlileri ve bütün emekçileri bu mitinge katılmaya çağırıyoruz.”

“HEDEF TALEPLERİN GERÇEKLEŞTİRİLMESİ”

Türk-İş’in 20 Ekim mitinginin ardından ortaya koyduğu eylem planları henüz paylaşılmadı. Bu mitingin bir final eylemi olup olmadığı da tartışmalar arasındayken, Öztürk bu duruma şöyle açıklık getirdi: “Hayır bu bir final değil. Başkanlar kurulunda da bir final olmaması gerektiği tartışıldı. Bizim taleplerimiz gerçekleşene kadar, hükümet bu sorunlarımızla ilgili somut bir adım atana kadar eylemlerin devam etmesi başkanlar kurulunda ortak irade oldu. Dolayısıyla hedef miting yapmak değil, hedef bu taleplerin gerçekleştirilmesidir.”

Üç konfederasyonun ortak basın açıklamasını, ancak ardından ayrı eylem kararları aldığını hatırlattığımız Öztürk, “Mitingden sonra mutlaka üç konfederasyonun süreci birlikte devam ettirmesi ve bu taleplerin takipçisi olması gerekiyor” diye konuştu.

“İŞÇİNİN GÜCÜNÜ GÖSTERECEĞİ BİR MEYDAN”

OVP, vergi uygulamaları, yeni vergi paketi hazırlıkları doğrultusunda saldırıların artarak devam edeceğini belirten Öztürk, önümüzdeki süreçte kamu sözleşmeleri, asgari ücret görüşmeleri, iş yerlerinde toplu iş sözleşmeleri (TİS) olduğunu da hatırlatarak bu mitingde gösterilen gücün ve iradenin patronlara bir gözdağı vereceğinin de altını çizdi: “Elimizdeki kırıntılar, yeni vergilerle alınmak isteniyor. Bu gidişata ‘dur’ demek için, ‘Bu krizi işçiler yaratmadı, bedelini de işçi ödemeyecek’ demek için, yoksulluğa, yolsuzluğa hayır demek için sendikalı sendikasız bütün işçileri o meydanda gücünü birleştirmeye çağırıyoruz. Bu miting, kendimizi gösterip taleplerimizi ifade ettiğimiz, ‘Biz geliyoruz’ dediğimiz bir alan olacak. Miting alanı ‘Bugün buradayız, gerekirse yarın başka yerlerde oluruz’ mesajını vermeli, bu gücü göstereceğimiz bir meydan yeri olmalı.”

Kaynak: Evrensel