Zordayız geçinemiyoruz mitingi Ankara’da onbinlerce işçinin katılımıyla gerçekleşti. Sendikamız en geniş katılımla alandaydı.
Konfederasyonumuz Türk-İş’in, işçi ve emekçilerin içinde bulundukları hayat şartlarına dikkat çekmek, vergi adaletsizliğine, işsizliğe, yoksulluğa, güvencesiz çalışmaya ve sendikal örgütlenme önündeki engellere ilişkin talepleri dile getirmek üzere düzenlediği ‘zordayız geçinemiyoruz’ mitingi, Ankara’da Tandoğan (Anadolu) Meydanı’nda yapıldı.
Türkiye’nin dört bir yanından gelen onbinlerce işçi sabah saatlerinden itibaren Tandoğan Meydanı’na giden caddeleri doldurdu. Sendikalara üye işçiler, kortejler eşliğinde yürüyüş gerçekleştirerek konuşmaların yapıldığı alanda buluştu. Özellikle kadın işçilerin mitinge olan katılımı dikkat çekti.
Sendikamız coşkusuyla ve üyelerinin yoğun katılımıyla alandaydı
Sendikamız en geniş katılımla, tüm şubelerinden ve temsilciliklerinin olduğu illerden gelen kargo, lojistik, ambar ve araç muayene işyerlerinden üyeleriyle birlikte miting alanında oldu. İstanbul, Gebze, İzmir, Bursa, Gaziantep, Samsun, Adana ve Mersin şubemiz ve bağlı illerden otobüsler kaldırılarak üyelerimizin alana gelişi sağlandı. Yine, Ankara şubemiz ve bağlı Konya ve Kayseri’den otobüslerle gelen üyelerimiz sabah saatlerinde şubemiz önünde toplandı ve buradan bir kol halinde toplanma alanı olan AKM önüne gelerek diğer illerle birleştiler. Aras Kargo, UPS, DHL, Araç Muayene İstasyonları, ambar işyerlerinden üyelerimizin oluşturduğu sendikamız korteji, canlılığı ve coşkusu ile mitinge rengini kattı.
Genel Başkanımız Kenan Öztürk, Genel Sekreterimiz Muharrem Yıldırım, Genel Mali Sekreterimiz Seyfi Erez, Genel Örgütlenme Sekreterimiz Özdemir Arslan, Genel Eğitim Sekreterimiz Ersin Türkmen, İstanbul, Ankara, Bursa, Adana, İzmir, Gaziantep, Gebze, Samsun, Mersin Şube Başkanlarımız ve şube yöneticilerimiz, üyelerimizle birlikte mitinge katıldı.
AKM Metrosu önünde bir araya gelen sendikamız üyeleri, burada oluşturulan kortej eşliğinde, sendikamızın flamaları ve sloganlarla Tandoğan Meydanı’na yürüyüş gerçekleştirdi. Sendikamız korteji “Vergide Adalet İstiyoruz, Az Kazanandan Az, Çok Kazanandan Çok Vergi Alınsın” yazılı pankart ile insanca yaşam insanca ücret taleplerini içeren dövizlerle alana girdi.
Farklı Sektörlerden İşçiler Sorunları Dile Getirdi
Kürsüde farklı sektörlerden işçiler konuşma yaptılar. Yapılan konuşmalarda güvencesiz çalışmaya, taşeron sisteminin getirdiği sorunlara, uzun çalışma saatleri ile düşük ücretlere ve ücretler üzerindeki vergi yüküne dikkat çekildi. Bunun yanı sıra kadın işçiler üzerindeki cinsiyet ayrımcılığı ile mobbinge varan uygulamalara dikkat çekilerek kadına yönelik şiddetin acil olarak son bulması çağrısı yapıldı. Sendikal örgütlenme önündeki engeller ve buna ilişkin mücadele vurgusu da konuşmalarda öne çıkan talepler arasındaydı.
Türk-İş Başkanı Atalay; Bize kulak verin, biz sizlerin oy makinası değiliz!
Mitingde son olarak Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay bir konuşma yaptı. Atalay yaptığı konuşmada, enflasyona ve hayat pahalılığına, vergi adaletsizliğine, işsizliğe, güvencesiz çalışmaya, taşeron işçilerin sorunlarına, kadın cinayetlerine değinerek işçilerin huzur içinde, güvenceli çalışma ve adil bir yaşam istediklerini ifade etti.
Sağlık işçisinden, yol işçisine, cam işçisinden büro işçisine kadar bütün bir hayatı var eden işçilerin emeğinin değerli olduğunu vurgulayan Atalay, yaşamlarının da değerli olması gerektiğini vurguladı.
Buna karşın, aldıkları ücretlerin geçinmeye yetmediğini, enflasyon ve vergi yükü nedeniyle işçilerin ocak ayında aldıkları ücretleri temmuzda alamadıklarını belirten Atalay, bir hafta sonra Mecliste yapılacak olan bütçe görüşmelerinde ilk talebin vergide yaşanan adaletsizliği gidermeye yönelik olacağını ifade etti.
“Birinci talebimiz vergi. Vergi olmazsa olmazımız, buradan ülkeyi yönetenlere sesleniyorum. Bu alanın sesine, bu işçilere kulak verin. Bu sıkıntıyı giderin” diyen Atalay, vergide ilk dilimin asgari ücretin 14 katı olduğunu ancak günümüzde 110 bin TL olduğunu hatırlatarak, bunun yüzde 15’te sabitlenmesi gerektiğini ve asgari ücretin 14 katı seviyesine getirilmesi gerektiğini ifade etti.
Atalay, emekli maaşları, taşeron sorunu, kadına yönelik şiddet gibi sorunlara da değinerek buna ilişkin taleplerin bir an önce yerine getirilmesini, toplumda huzur ortamının inşa edilmesi gerektiğini söyledi.
“Bu ülkede emekliler, taşeronlar, staj mağdurları var. Bunların sorunlarını bu ülkeyi yönetenler çözecek, Meclis çözecek” diyen Atalay konuşmasını şöyle sürdürdü; “Bu ülkede kadınlar özgürce sokaklarda dolaşsın, kadın cinayetlerine son verilsin. Tarım işçileri traktör üstünde can veriyor. Bu da bizim sorunumuz. Biz artık tüm bu sorunlara karşı hükümetten çözüm bekliyoruz, cevap değil. Bu ülke ne çektiyse özelleştirmeden çekti ama hala her yeri özelleştirmeye devam ediyorlar.”
Örgütlenme önündeki engellere de değinen Atalay, “Örgütlendiğimiz zaman bizleri kapının önüne koyuyorlar. Öyle bir kanun çıkarın ki işçinin lehine olsun. Mahkemeler yedi yıl sürüyor. Arada ne işçi kalıyor ne sendika. Biz hükümete ve bizi yönetenlere sesleniyoruz bizi vicdansız işverenin eline bırakmayın” dedi.
İş cinayetlerine ve son günlerde yaşanan sarsıcı olaylara da değinen Atalay, “Her gün en az 5 işçi can veriyor. İş kazalarına biran evvel son vermek lazım. Son günlerde ülkede olağanüstü kötü tablolar var. Çocukları öldürenler, atları kesip bize yedirenler var. Buna dair acilen adım atılmalı. Bu restorantlara gitmeyin, boykot edin. Bunlar ancak cezadan anlar bunların merhameti yok. Onun için bu mesele işçinin meselesi emekçinin meselesi” dedi.
“Aylardır alanlarda, aylardır iş yerlerinde bugün de buradayız. Sebebi şu, bizi duyun bizi yok saymayın. Yarın bunun bedelini ödersiniz.” Diyen Atalay, konuşmasını şöyle sürdürdü; “İşten atılmalar devam ediyor. Kadın işçilere mobbing yapılıyor. Bununla ilgili ülkeyi yönetenlerin bir sözü yok mu? İşçinin günahı ne. Çöpçüyüz, odacıyız, çaycıyız, müdür değiliz daire başkanı değiliz. Talebimiz ekmek. Ekmeğimizle oynamayın. Bizim derdiğimiz geçim. Bununla ilgili patronlara değil bize bir çözüm bulun.”
‘Enflasyonu biz bu duruma getirmedik. Enflasyonu düşüreceğim diye bizi düşürmeye hakkınız yok’ diyen Atalay, işçilerin yüzde 35 kaybının olduğunu söyledi ve verilerin gerçeği yansıtmaktan uzak olduğunu belirtti.
Vergide adaletsizliğin giderilmesiyle ilgili olarak mücadelenin süreceğini belirten Atalay, ‘bunu değiştirene kadar alanlarda sokaklarda bu meseleleri haykırmaya devam edeceğiz’ dedi. Atalay, “Bu alandan hükümete, ülkeyi yönetenlere bir daha sesleniyorum. Bizi yok saymayın. İşçi, işsiz, emekli, asgari ücretli, çiftçi, biz bu ülkenin yüzde 60’ıyız. Biz sizlerin oy makinası değiliz. Aklınızı başınıza alın. Her istediğiniz zaman sandığa gidip sizlere oy verme mecburiyetimiz yok.” Diye konuştu.
Konuşması sık sık sloganlarla kesilen Atalay “Buradan ülkeyi yönetenlere sesleniyorum bu alana kulak verin, bizi yok saymayın. Biz emekçiyiz. Biz bu dünyaya yorgun geldik ama yorgun gitmek istemiyoruz” dedi.
Atalay, ‘Bu ülkede her mesele bizim meselemiz. Onun için bu meseleler çözülene kadar alanlarda her yerde olmaya devam edeceğiz’ vurgusu ile konuşmasını tamamladı.
Miting, müzik eşliğinde ve hep birlikte atılan sloganlar eşliğinde sona erdi.
Mitingden karaleri galerimizde bulabilirsiniz;
