ULUSLARARASI SENDİKALAR KONFEDARASYONU ITUC’UN BAŞBAKAN RECEP TAYYİP ERDOĞAN’A GÖNDERDİĞİ MEKTUP!

Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu ITUC’un TÜMTİS Yöneticilerinin tutukluluk halleri konusunda 19 Mayıs 2008 tarihinde Başbakan’a gönderdiği protesto mektubu

ULUSLARARASI SENDİKALAR KONFEDERASYONU (ITUC)

Sayın Recep Tayip Erdoğan

Aralarına Türkiye’ninde dâhil olduğu 155 ülkede 311 örgütü ve 168 milyondan fazla işçiyi temsil eden Uluslar arası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC), bir sendikayı hedef almak amacıyla Türk Hukuk sisteminin suiistimalini şiddetle protesto etmektedir.

Aldığımız bilgiye göre, Türk-İş ve Londra merkezli Uluslararası Taşımacılık İşçileri Federasyonu (ITF) üyesi olan Türkiye Motorlu Taşıt İşçileri Sendikası (TÜMTİS) mürafaa hakkının ihlal edilmesi, yargısız tutukluluk hali, haksız suçlamalar neticesinde tutuklanma, üyelere karşı şiddet uygulanması ve işten çıkarmalar gibi kirli bir seferberliğin hedefi olmuştur.

20 Kasım 2007 günü gece yarısına doğru Türk polisi TÜMTİS’in Ankara’daki ofislerini istila etmiş, Şube Başkanı Nurettin Kılıçdoğan, Şube Genel Sekreteri Hüseyin Babayiğit, Mali Sekreter Halil Keten ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Binali Güney, Selahattin Demir, Erkan Aydoğan ve Atilla Yılmaz’ı gözaltına almıştır. Bu olaydan 3 gün sonra söz konusu kişiler resmi olarak tutuklanmışlardır. O günden bu yana da ceza evinde tutulmaktadırlar.

TÜMTİS ulaştırma işçilerini örgütlemeye başladıktan sonra, üyelerinden yüzlercesi işten çıkarılmıştır. Hatta bazıları yönetim taraftarı kişiler tarafından saldırıya uğramış ve bıçaklanmıştır. Daha sonra işverenler TÜMTİS yöneticileri ve üyelerine karşı haksız suçlamalar ile dava açmışlardır. Tüm bu davaların ilgili mahkemelerce reddedilmesinden sonra TÜMTİS yöneticileri ‘suç örgütü kurmak’ fiili ile suçlanmışlardır. TÜMTİS yöneticileri ile birlikte diğer bir 10 üye daha parmaklıklar ardına konulmuştur. Bu kişiler daha sonra salıverilmiş fakat yine aynı suçlamalarla karşı karşıya kalmışlardır.

Tutukluluk hallerinin üzerinden 3 ay geçmesine rağmen TÜMTİS Ankara şube yöneticileri hakkında herhangi bir iddianame oluşturulmamış ve savunma avukatlarına da ‘gizli’ olduğu gerekçesiyle dava dosyaları gösterilmemiştir. Sadece 6 Haziran 2008 gibi bir tarih konusunda duyum alınmıştır.

2007 Kasımında ITF Hükümetinize söz konusu tutuklamalara ilişkin şiddetli bir protesto bildiriminde bulunmuş ve 21 Nisan 2008 tarihinde protestosunu yinelemiştir. Üzülerek görmekteyiz ki Hükümetiniz durumun düzeltilmesi adına en ufak bir adım dahi atmamıştır. Buna ilaveten sendikaya yöneltilen bu lalettayin suçlamaların gerçeklere dayandığına dair henüz bir işaret yoktur. Bu bakımdan ITUC ITF ve TÜMTİS’in gerek ulusal gerekse de uluslararası boyutta tanınmakta olan bir işçi temsilcisi örgütün kapatılmasına ilişkin böyle bir davanın Türk Hukuk sistemini kötüye kullandığına ilişkin yaptıkları çağrılara kendi sesini de eklemiştir.

Sayın Başbakan, yasal bir takım sendikal faaliyetler ile meşgul olmak hiçbir zaman ‘suç örgütü oluşturmak’ biçiminde tanımlanamaz. Bu durum Uluslararası Çalışma Örgütü ILO’ya ait Örgütlenme Hakkı konulu Türkiye’n inde onaylamış bulunduğu 87. Sözleşmesine tamamen ters düşmektedir. Bu nedenle Türkiye’de temel sendikal haklara saygı gösterilmesini sağlayacak ve sendikacıların zulme maruz kalmadan faaliyetlerini yerine getirebilmelerini olanaksız kılan hukuk sistemine yönelik bu türden suiistimallere yer vermeyecek etkin yönetiminize başvurmaktayız. Söz konusu durum kendi içerisinde Toplu Pazarlık konulu 98 Sayılı ILO Sözleşmesinin ihlal edilmesi anlamına gelmektedir. Bu türden uygulamalar devam ettikçe, şüphesizdir ki, Türkiye’nin AB’ye kabul edilmesi konusundaki müzakereler kolay geçmeyecektir.

Saygılarımla,
Guy Ryder
Genel Sekreter