Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO), küresel salgının çalışma yaşamı üzerindeki etkileri hakkında yaptığı son analize göre, Kovid-19 küresel salgınının çalışma sürelerinde yarattığı yıkıcı kayıplar, dünyanın her köşesinde işgücü gelirlerinde “çok büyük” düşüşe neden oldu. Küresel işgücü gelirleri, 2020’nin ilk üç çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 10.7 azaldı; bu kaybın parasal karşılığı yaklaşık 3.5 trilyon ABD dolan oldu. Bu tutarın, hükümet önlemleri kapsamında sağlanan gelir desteklerini içermediğini ifade edildi.
ILO Gözlem’in son sayısından bu yana, dördüncü çeyrek görünümü önemli ölçüde kötüleşti. ILO’nun temel senaryosuna göre, küresel çalışma süresi kayıplarının 2020 son çeyrekte (2019’a kıyasla) yüzde 8.6 yani 245 milyon (tam zamana eşdeğer) TZE iş olması bekleniyor. Bu tutar, önceki ILO tahmininden 4.9 yüzdelik puan veya 140 TZE iş artış anlamına geliyor. Gözlem’e göre, tahmin edilen çalışma süresi kayıplarındaki artışın bir nedeni de, gelişmekte olan ve yükselen ekonomilerde, başta kayıtdışı istihdamdakiler olmak üzere işçilerin, geçmiş krizlere göre çok daha fazla etkilenmiş olmasıdır.
EN BÜYÜK DÜŞÜŞ DAR GELİRLİDE 982 MİL YAR DOLAR PARA LAZIM
En büyük düşüş, yüzde 15.1 ile düşük-orta gelirli ülkelerde oldu. Öte yandan Amerika Kıtaları ise yüzde 12.1 ile en ağır darbe alan Çalışma ayrıca, çalışma süresi kayıplarının işsizlikten ziyade işgücünden çıkışa atfedilebilir olduğunu; bunun da önemli politika etkileri olacağını kaydediyor. ILO’nun Gözlem çalışmasının altıncı baskısı ayrıca, işgücü piyasaları üzerindeki etkileri hafifletmeye yönelik mali canlandırmanın etkinliğini de irdeliyor.
Mali canlandırma paketleri her ne kadar ekonomik faaliyeti destekliyor ve çalışma süresi düşüşlerini azaltıyor olsa da, bu türden paketler çoğunlukla yüksek gelirli ülkelerde uygulanmıyor çünkü yükselen ve gelişmekte olan ekonomilerin bu türden önlemleri finanse etme kapasiteleri oldukça sınırlı. Gelişmekte olan ülkelerin, kayıp çalışma süresi bakımından yüksek gelirli ülkeler ile aynı düzeye gelebilmesi için, 982 milyar ABD doları tutarında ilave para enjekte etmesi gerekiyor (düşük gelirli ülkeler için 45, düşük-orta gelirli ülkeler için 937 milyar ABD doları).
Kaynak: Aydınlık