Ankara şubemizin 17’inci Genel Kurulu 6 Temmuz 2014 tarihinde, TÜRK-İŞ Kongre Salonu’nda gerçekleştirildi. Genel Kurulda yapılan seçimlerde Nurettin Kılıçdoğan yeniden şube başkanı seçildi.
Divan başkanlığını Genel Sekreterimiz Gürel Yılmaz, başkan yardımcılığını Merkez Yönetim Kurulu Üyemiz Muharrem Yıldırım, üyelikleri ise ambar işçisi üyelerimizden Tekin Aydın ile Gencay Genç’in yaptığı Genel Kurula, Genel Başkanımız Kenan Öztürk’ün yanı sıra merkez yönetim kurulu üyelerimiz, şube başkan ve yöneticilerimiz ile Ankara şubemizin delege ve üyeleri katıldı.
Genel Kurula ayrıca Türk-İş’e bağlı sendikaların şube başkan ve yöneticileri ile KESK’e bağlı BES şubesi başkan ve yöneticileri katıldı.
Kılıçdoğan: Taşıma İşçilerinin Örgütlenmesi Yaşamsaldır
Açılış konuşmasını yapan şube başkanımız Nurettin Kılıçdoğan, olağanüstü bir dönemden geçen işçi sınıfının ve kitlelerin birçok ülkede sokağa çıktığını ve taleplerini haykırdığını söyledi.
Kılıçdoğan, ülkemizde çalışanların yüzde 9’unun örgütlü olduğunu toplu sözleşme yapanların oranının ise yüzde 4 olduğunu hatırlatarak şöyle dedi; “Türkiye kısaca tam bir işçi cehennemi, ucuz emek cennetidir. Bu gidişe dur demekten başka çaremiz yok. Artık yeter diye haykırmalıyız. İşte TÜMTİS sendikamızın varlık nedeni de budur. Tüm imkânsızlıklara rağmen örgütleniyoruz. Çünkü biliyoruz ki işçi sınıfı örgütlüyse her şeydir.”
“Bizim tarihimiz mücadele tarihidir” diyen Kılıçdoğan, taşıma işçilerinin örgütlenmesinin ve birliğini kurmasının yaşamsal olduğunu, sendikamızın bu noktada seferberlik başlatarak olmaz denilen UPS ve DHL’de örgütlendiğini söyledi.
Başkan Kenan Öztürk: Emperyalist Müdahale Karşısında Barışı Savunmalıyız
Genel Kurulda konuşan Genel Başkanımızı Kenan Öztürk, dünyada ve Türkiye’deki gelişmelere değindi.
Ortadoğu ve Suriye’deki emperyalist müdahalenin sonuçlarına dikkat çeken Başkan Öztürk, emperyalist güçler tarafından desteklenerek beslenen çeteler aracılığıyla süren savaşın kabul edilemez olduğunu belirterek,
“Türkiye’yi yönetenler de bu konuda barışçı bir tutum almamışlardır. ‘Komşularımızla sıfır sorun’ diye iş başına gelenler bugün bütün komşularıyla sorun yaşamaktadır. Suriye’de ve Irak’daki bu vahşetin faturasını ne yazık ki yoksul halklar ve emekçiler ödüyor” diye konuştu.
‘Sığınmacılar Ucuz İşgücü Olarak Görülüyor’
Savaştan kaçarak ülkemize sığınan ve sayıları 1 milyonu aşan Suriyelilerin kölece koşullarda yaşamaya çalıştıklarını belirten Başkan Öztürk, işverenlerin de bu durumu fırsat bilerek ucuz emek ve düşük ücret uyguladığını söyledi.
Başkan Öztürk, işçi ve emekçilerin emperyalist savaş karşısında tutum alarak barışı ve kardeşliği savunması gerektiğini ifade etti.
‘Şişecam’da Yapılan Grev Hakkına Müdahaledir’
Ülkemizde işçi ve emekçiler aleyhine gelişmelerin yaşandığını belirten Başkan Öztürk, düşük asgari ücret ile sendikal hak ve özgürlükler önündeki engellerin devam ettiğini, özelleştirme ve taşeronlaştırmanın, iş cinayetlerinin ve güvencesiz çalışmanın sürdüğünü söyledi.
Soma’da yaşanan iş cinayetinin birçok gerçeği yeniden açığa çıkardığını vurgulayan Başkan Öztürk, Şişecam’da olduğu üzere işçilerin ve emekçilerin grev hakkının da gasp edilmek istendiğini ifade etti.
Çaykur ve THY grevinde devreye konulan kamusal bürokrasinin bugün Şişecam’da devreye konularak işçilerin mücadelesinin yenilgiye uğratılmaya çalışıldığını belirten Başkan Öztürk, grev hakkının gaspına karşı mücadele etmeliyiz dedi.
‘Önümüzdeki Hedef Örgütsüz Kargolar’
Sendikamızın kargo sektöründe zorlu örgütlenme süreçlerinden geçtiğini hatırlatan Başkan Öztürk, önümüzdeki hedefin örgütsüz kargoların örgütlenmesi olduğunu belirterek, bu hedeflerin hayata geçirilmesi için üyelerimizin dün ortaya koyduğu destek dayanışmasına yeni dönümde de ihtiyaç olduğunu vurguladı.
Başkan Öztürk, konuşmasını DHL’nin örgütlenmesi sürecinde destek veren üyelerimize teşekkür ederek tamamladı.
Kılıçdoğan Yeniden Seçildi
Konukların ve delegelerimizin konuşmalarının ardından oylamaya geçildi. Oylama sonucunda Nurettin Kılıçdoğan yeniden şube başkanlığına seçildi. Şube Sekreterliğine Selaattin Demir, Şube Mali Sekreterliğine Binali Güney getirilirken, Şube Yönetim Kurulu şu isimlerden oluştu İrfan Bektaş ve Varol Birol.
Delegelerimizin Konuşmalarından;
Varol Birol (UPS):
1997 yılında UPS kargoda çalışmaya başladım. Günü geldi evimize gidecek vasıta bulamadık. Aç kaldık. Bugün iki paket kaldı acaba işe gittiğimizde işveren işten atacak mı korkusuyla uyuyamadık. Şimdi, servisiyle işine giden; evine gelirken ailesiyle sofraya oturmamızı sağlayan siz sendikamıza teşekkür ediyorum. Dün saatlerce kapısında beklediğimiz yönetim odasında bu gün bir sorunumuz olduğunda hemen muhatap bulabiliyoruz. Benim için 50 lira zam yerine, kazanmış olduğumuz bu özgürlük her şeyden daha önemlidir. Keşke, 98 yılında bu örgütlenmeyi sağlayabilseydik diyorum ve ambar işyerlerinde olduğu gibi şimdiki olanaklarımız daha yüksek olsaydı.
Süleyman Bilecan (Ambarlar): Mücadele bedel ödemekse; biz ambar işçileri ve kargo işçileri olarak bedel ödedik. Bundan sonra da bedel ödemekten kaçınmayacağız ve yılmayacağız. Örgütsüz kargoları da örgütlemek için mücadeleye devam edeceğiz.
Köksal Koçer (UPS):
2009 yılında sendikaya üye olduğum için işten çıkarıldım. İşten çıkarıldıktan sonra tekrar işime döneceğime inanmamıştım. Ancak 16 ay sonra siz ambar işçileri ve sendikamızın sayesinde işime döndüm ve sendikal haklarımıza kavuştuk. İnancım yeniden pekişti. Desteğinizden dolayı teşekkür ediyorum.
Selaattin Demir (Ambarlar): Soma’da kısa bir süre önce yaşanan katliamın sınıf adına bir kırılma noktası olması gerekiyordu. Ancak bu süreç yeterince değerlendirilemedi. Bu da siyasi iktidarın sendikaları nasıl çepeçevre sardığını ortaya koydu. Mücadele etmeden hak alınmaz. Biz bunu bilen bir sendikayız. 2007’de gözaltına alındık.7 ay cezaevinde kaldık. Bugün yine görevimizin başındayız ve cezaevinden çıktıktan sonra kendi alanında dünya devi olan iki şirkette el birliği yaparak örgütlendik. Bir bütünlük halinde başarıyı elde ettik.
İrfan Bektaş (Ambarlar): İçinde yaşadığımız kapitalist sistem bizi sarmalamaya devam ediyor. Bu sistemin bize dayattığı en acımasız şeylerden biri taşeronluk ve güvencesiz çalışmadır. Soma’da bunun sonuçlarını gördük. Bizleri iş sağlığı ve güvencesinden yoksun bir şekilde çalışmaya zorluyorlar. Sokağımızı toplayan, kargolarımızı taşıyan emekçi kardeşlerimizi bu sistemle ezmeye çalıyorlar. Ancak bizler bunun karşısında örgütleniyoruz. Bundan 4 yıl önce bu kürsüden kararlı ve örgütlü olursak başaramayacağımız şey yoktur demiştik. Bugün ambar işçisi arkadaşlarımızın da çabalarıyla kargo işçileri sendikalı ve güvenceli çalışmaya başladılar. UPS’den sonra DHL işçileri de TÜMTİS ailesine katıldı. Bu mücadeleye katkı sunan herkese teşekkür ediyorum.
Bülent Şahan(Ambarlar): Hepinizi selamlamak için bu kürsüye çıktım. Bundan sonra da elimden geleni yapacağımı bildirmek istiyorum.
